GELECEK GELİŞİME AÇIK OLANLARIN
Gelecek ‘’ben oldum’’ diyenlerin diplomaları ile övünenlerin dönemi olmayacak. Eski bilgilerini sürekli yenileyen, işe yaramaz bilgilerden çabuk kurtulanların avantajlı olduğu böylesi bir dönemde teknik beceriler tek başına yeterli değil…
Bir ülkenin gelişmişlik ve refah düzeyini gösteren önemli ölçeklerden biri NEET.
NEET (Not in Employment, Education or Training) (Çalışmayan,Eğitim görmeyen veya herhangi bir beceri kursuna gitmeyen) insanlar grubunu temsil eden kelimedir. NEET kelimesi ilk olarak Amerika da kullanılmış ve daha sonraları Japonya, Güney Kore, Tayvan gibi ülkelere de yayılmış olan bir kavramdır. Ülkelere göre yaş aralığı ve sınıflandırma durumu değişiklik göstermektedir.
Geçtiğimiz on yılda, dünya genelinde yürütülen çalışmalar, gençlerin harekete geçirilmemiş potansiyellerine daha yakından bakmaya başladı. İşsizlik, hem de aktif olmamaktan kaynaklanan eğitimsizlik gençlerin toplumdaki konumlarının risklilik halini ölçen çok önemli bir referans. İşte NEET tam olarak bu ölçeğin adı; istihdam ve eğitim ortamında olmayan gençleri anlatan bu ölçümlere NEET göstergesi deniyor.
Genel olarak bahsettiğimiz OECD ülkelerinin ortalaması %15.8 iken Türkiye’de bu ortalama %28.4 olarak tespit edilmiştir.
Yani günümüzde Türkiye de %29 çalışmıyor, eğitim almıyor ya da herhangi bir beceri kursuna gidip kendini geliştirmek istemiyor ve bu listede ne yazık ki OECD şampiyonuz.
Türkiye’de sadece yükseköğrenim mezunlarına bakıldığında da genç işsizliği oranı çok yüksek; yüzde 38 seviyesinde seyrediyor…
Bütün bu istatistikler canımızı yaksa da, bir gerçeğin altını çiziyor:
Üniversite diplomasına sahip olmak iyi bir kariyer yaşamı için yeterli değil.
Üniversite kişinin yetkinlik gelişimi için bir adres de değil. Küreselleşmenin ve bireyselleşmenin ve belirsizliklerle örülü bu dönemde artık sadece teknik beceriler değil sosyal ve duygusal yeteneklerde ve çabalarda gerekiyor.
Mesleklerin Geleceği Forumu’nda 2020 yetkinliklerini açıkladığında en önemli kavramlar arasında “Bilişsel esneklik”.
Bilişsel esneklik, değişen çevresel koşullara göre bilişleri değiştirebilme yetisi. Bu yetiye sahip kişiler, kendilerini zorlayan ve uyumsuz olan düşünceleri yerine daha dengeli ve uyumlu düşünceleri koyabilmekte, alternatifler üretebilmekte ve zor durumları daha baş edilebilir olarak değerlendirebilmektedir.
Bilişsel esneklik aynı anda birkaç sorunu ele alabilme becerisini ifade ediyor. Bana göre; bu yetkinlik bugünün üniversite öğrencilerinin geliştirilmesi gereken en önemli yönlerinden biri.
Üniversite hayatına başlayan gençler diplomayı almak çerçeveletmek, 2 ana dalda okumak çok önemli olmayacak gibi gözüküyor.
Önümüzdeki dönem diplomam var her şeyi yapabilirim diyenlerin dönemi olmayacak gibi duruyor.
Ben oldum demek yerine sürekli gelişime açık olmaları gerekiyor.
Sosyal beceriler, sosyalleşme ve en önemlisi ise psikolojij sermaye.
Para kazanmak öncelikli olmamalı gelişebilmek için, part time çalışmak, sivil toplum kuruluşlarına üye olmak ve aktif olarak çalışmak, toplumsal projelerde yer almalarının yararlı olacağını düşünüyorum.
İş yaşamında meraklı, çözüm odaklı, dayanıklı bireylere ihtiyaç duyduğunu hatırlayıp, belgeleri depolamak yerine, sürekli ve çeşitli beceriler geliştirmelerinin iş hayatına geçtiklerinde daha verimli olacağını düşünüyorum.
Sevgiyle paylaştım.