-DEVLET, ÜCRETSİZ ARACI OLSUN
-NEDEN IŞILAY SAYGIN MEYDANI DEĞİL?

Aracılar konusuna girmeden önce yaşadığım iki olayı anlatayım.
Birincisi, mahalle esnafı pidecimden, pide sipariş etmek istedim. Aracı siteye baktım, sade pide fiyatı 20 TL. Pideciyi aradım, fiyat sordum. Orada da 20 TL. Niye aynı dedim? Anlaşmaları öyleymiş. Oysa biliyorum ki; aracı firmaya esnaf pidecim hem komisyon ödeyecek hem de parasını biraz gecikmeli alacak. Ben yine de aracısız pide sipariş ettim.
İkincisi, yurtdışına bir kargo göndermek istedim. PTT kargo, küçük bir koli için 250 lira istedi. Aracı siteden kolim için fiyat sorguladım. Döviz üzerinden 230 liraya karşılık geliyor. Biliyorum ki; PTT, komisyonları da düştükten sonra bu kargoyu aslında 200 liraya götürmüş olacak. Aracıya gidersem ben de aracı da kazanıyor ama PTT, 50 lira daha az kar etmiş oluyor. Vatandaş olarak biraz daha ucuza göndersem fena mı olurdu?
Elbette, serbest piyasa koşullarında, bu tür aracı kurumlara yasak getirmek zor.
Öyle ki; aracının olmadığı sektör yok gibi.
Millet olarak, galiba aracısız da iş yapamıyoruz. Resmi kurumda bile hatırlı(!) birilerini devreye sokma ihtiyacı duyabiliyoruz. Her işte menfaat dönüyor demek istemiyorum ama bu aracılık bizde kültür olarak da yer etti galiba!
Son zamanlarda özellikle temel gıda ürünlerinde fahiş fiyat artışlarından vatandaş gibi devlet de yakınıyor. Anlattığım gibi, biraz da fiyat artışı aracılardan kaynaklanıyor. Özellikle internet satışları artınca, bu ihtiyacı gören aracılar, bu işten para kazanmaya başlamış. Vatandaşa, “Sizin için biz bulduk, arama zahmetinden kurtarıyoruz.” Gibi yaklaşımlarla, işlerini yürütüyorlar.
Devlet de özellikle gıda maddelerinde, – en ucuzu nerede?- noktasında vatandaşa yardımcı olmak için aracılık yapmanın yöntemini uygulamaya sokmak istiyor. Amaç fiyatların düşmesine yardımcı olmak ve satıcıları da rekabete sokarak indirim sağlamak. Umarım bu hizmetten devlet para almaz.
O zaman hazır böyle bir işe kalkışıyorlar. Hemen hemen bütün sektörler için ÜCRETSİZ ARACI OLSUNLAR.
NEDEN IŞILAY SAYGIN MEYDANI DEĞİL?
Buca’da eski adıyla bilinen Ç.B. Meydanı, Demokrasi Meydanı oldu.
Ç.B. diyorum; çünkü adliyeye intikal etmiş olaylarda kişi isimleri açık yazılmaz.
AK Parti’nin geçmişten beri isim değişikliği ile ilgili çalışmaları olduğunu biliyorum. İlk gündeme geldiğinde ilçe ve büyükşehir meclislerinde CHP’li üyeler tarafından reddedilmişti.
CHP’nin bu işe direnç göstermesini, hatta bu işi kendilerinin önermemiş olmasını anlamış değilim.
AK Parti’nin teklifiyle bu sefer adı Demokrasi olarak oy birliği ile kabul edildi. AK Parti, yeni ismi ile meydanda şölen düzenledi. Üç saat gecikmeli başlayan ve partililerin de bundan dolayı eleştirdiği şölene, MHP ve BBP gibi Cumhur İttifakı partilerin en azından yöneticileri davet edilmemişti. Bu da eleştirildi.
Demokrasi adına bir sözüm yok ancak yakışanı, Işılay Saygın Meydanı’ydı. Madem, Bucalı Ç.B.’nin adını kaldırıyorsun, o zaman oraya yine Bucalı bir başkasının adı verilmeliydi.
Bu temennimi haklı bulan çok, hiç kızmayınız!