Yeni yüzlerle, yeni bir partiye ihtiyaç var

Radyo Romantik Türk’te Necati Bahçeci ile Gün Ortası programının bugün ki canlı yayın konuğu İntegral Kamuoyu ve Pazar Araştırma Şirketi Genel Koordinatörü Gazeteci Ümit Yaldız oldu.

İlk olarak İzmir gündemine değinen Yaldız, “İzmir’in gündeminde yeni belediye başkanları var. İzmir, yaşanan bu seçimlerin ardından kabuk değiştirdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir’i dünyaya açmaya çalışıyor. Gönül ister ki  İzmir,  Avrupa, Rusya gibi yerlere açılan bir şehir olsun. İzmir çok kimlikli bir kent. Tarımsal anlamda kırsal kesimin en fazla kalkınma olan şehri İzmir. Ayrıca Çeşme, Seferihisar, Urla gibi yerler potansiyeli olan yerler,turist sayısında Antalya ile kıyas yapılıyor. İzmir, bunun peşine düştü. Bence bu da doğru bir tespit oldu. Ayrıca Soyer, belediyeye geldiğinde ilk olarak temizlik sorununa yöneldi. Bizim belediyelerden çok yüksek beklentilerimiz yok. Belediye başkanı adayları neredeyse uzay mekiği vaat ediyor. Oysa halk, basit şeyler istiyor. İzmir halkı İzmir’i temiz bulmuyor. Belediye kampanyalar yaptı. Her cumartesi bir ilçeyi temizliyor. Bunda halkın da etkisi var. Eğitim düzeyinin düşük olması temizlik sorununu da ortaya çıkarıyor. İzmir halkı trafiğe alışık değil. İzmir, trafiği açısından da rahat bir şehir olduğu için tercih ediliyor. Trafik sorunu bir an önce çözülmeli. İzmirli vatandaşlar trafikte yarım saat beklerlerse sinir oluyorlar. ” diye konuştu.

‘Deprem Türkiye’nin gündemi olmalı’

İzmir’in deprem bölgesi olduğunu hatırlatan Yaldız, depremin yalnızca olduktan sonra değil her zaman dile getirilmesi gerektiğini söyledi. Yaldız, “Deprem yalnızca İzmir’in değil tüm Türkiye’nin gündeminde olmalı. Sadece deprem sonrası kayıpların ardından değil, her zaman konuşulmalı. Esas mesele, deprem öncesi yapılması gerekenler. Manisa’da, Elazığ’da, Van’da ve hatta fay hattı geçmeyen Konya’da da deprem her zaman gündemde olmalı. İzmir deprem bölgesi. Bilim adamları 6.5 şiddetinde deprem olursa 30 binin üzerinde can kaybının olacağını ön görüyor. Bu kayıpların birçoğu kentin sahil kıyısında olacağı düşünülüyor. Çünkü bu alan, dolgu alanı. Büyükşehir ve valilik arşivlerinde deprem ve sonuçları ile ilgili raporlar var. Kentin birinci derece can kaybı yaşanacak alanları dışında 9 tane kentsel dönüşüm alanı var. Bina yıkılıp yenileri yapılıyor. Bu kentsel dönüşüm değil. Kentsel dönüşüm yeni kentin modern, sosyal alanı, otoparkı, yeşil alanı olan bir yapıda olmalı. Aksi halde kente katkısı olmaz. Devletin ve belediyelerin gündeminde bunlar olmalı” dedi.

İzmir uzun bir süredir yok

İzmir’de İzmirli bir bakanın eksikliğini dile getiren Yaldız, “İzmir, Chp yönetiminde de yok, merkezi hükümette de yok. Ak Parti 18 yıldır iktidarda. Buna rağmen İzmirli bir bakan İzmir’in bağrından çıkmış kabinede kimse yok. MHK’da Tuncay Özkan, İzmir’i temsil ediyor. Özkan İzmirli mi? İzmir’in gündemini ne kadar bilir? İzmirli bir hanımefendiyle evlendi diye İzmirli olmaz. Chp 11 farklı şehirde seçim kazandıysa bunu İzmir sayesinde yaptı. Chp’de çantada keklik durumu var. 20 yıllık kesintisiz iktidar süreci var. İttifaklar bir kesimin elini kuvvetlendirdi. Son seçimde Chp adaylarını seçimden sonra seçse daha çok oy alırdı. İzmir kime oy vermeyeceğini bilen bir şehir. Bu iktidar partisinin sorunu bunu 18 yıldır çözemedi. Yapılan anketler sonucu gösteriyor ki siyasilere güven yüzde 12’lere kadar düştü. Vatandaşta devlet partisi algısı oluştu. En güvendiğiniz kamu kurumu hangisi diye sordum TBMM’ye güven sadece yüzde 1 ege bölgesinde vatandaşın yüzde 60’ı Cumhurbaşkanlığına güvenmiyor. Bunun masaya yatırılması gerekiyor. Bizi temsil eden devlet güven kaybetti. Bu bizi bölünmeye götürür. İzmir, uzlaşı ve hoşgörünün başkentidir. Uzlaşı İzmir’de var olan bir kavram ancak son zamanlarda yaşanan kutuplaşmalar İzmir’i etkiledi. Belediye meclislerinde yaşanan olumsuz tartışmalar İzmir’i de etkiledi” dedi.

‘Yeni bir partiye ihtiyaç var mı?’

İnsanların yeni bir partiye ihtiyaç duyduklarını söyledi, yeni bir partiden beklenilenleri belirterek, “Yeni bir partiye ihtiyaç var mı soruna Chp’nin yarısı, Akp seçmeninin yüzde otuzu , Mhp’nin yüzde ellisi, kürt seçmenin yüzde kırkı ‘Evet’ diyor. Nasıl bir partiye ihtiyaç var? Herkesi birleştiren, ekonomiyi çözecek, adaleti sağlayacak bir partiye ihtiyaç var. Ama vatandaş şu an seçim istemiyor, yoruldu. Ekonominin toparlanması lazım. Hükümet işi gücü bırakıp ekonomiyi toparlamalı. Muhalefet seçime hazır değil. İktidara geldiği yerlerde kendini gösterebilecek halkı ikna edebilecek icraatlar yapmalı.” diye konuştu.

‘Sadece tabelanın değil, her şeyin yeni olması gerekiyor’

Yaldız, “İyi parti beklenilen sıçramayı yapamadı. Üç yıl önce sağdan bakanlar Meral Akşener’in, soldan bakanlar ise Muharrem İnce’nin parti kurmasını istedi. Meral Akşener anketlerde yüzde 55 oy potansiyeli olarak öne çıkıyordu. İzmir her zaman yenilenmeyi destekler. Sonra parti kuruldu. Amblemi dışında hiçbir şeyin değişmediğini gördük. Akşener, potansiyelini oya çeviremedi. İttifak partisi olmaya razı geldi. Yeni bir partiden vatandaşın beklentisi kadroların yeni olmasıydı. İyi Parti’de tabela dışında yeni olan hiçbir şey yoktu. Yeni bir parti kuruyorsanız genç insanları vitrine  koyacaksınız. Sadece tabelanın değil her şeyin yeni olması lazım. Cem Uzan’ın 2007 seçiminde İzmir’de yüzde 17 gibi bir oy almasının sebebi yeni isimleri buldu. Yeni parti olmanın içeriğini doldurmuştu. Araya deneyimli siyasetçiler de koydu. Davutoğlu ve Babacan’ın kurduğu partiler de ittifak partisinden öteye geçemezler. Akp seçmeninde çok fazla kırılma olmaz. Akp seçmeninin yüzde 70’i başkanlık sisteminde rotasyon istiyor. Ege’nin yüzde 70’i cumhurbaşkanı partili olmasın diyor. Bundan 3 sene önce Akşener ve İmamoğlu parti kursun deniliyordu” ifadelerini kullandı.