Tunç Soyer Foça’da gönülleri fethetti

31 Mart yerel seçimleri için çalışmalarını aralıksız sürdüren CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, hafta sonu mesaisini Foça’da yaptı. Foça girişinde büyük bir coşkuyla karşılanan ve konvoy eşliğinde ilçeye giren Tunç Soyer, ‘Aşkla İzmir, Aşkla Tunç Soyer’ sloganları eşliğinde halkla kucaklaştı. Meydanda toplanan kalabalığa seslenen Millet İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, “Foça’yı bir dünya markası yapacağız” dedi.

Demokrasi Meydanı’nda toplanan ve kendisine sevgi gösterilerinde bulunan Foçalıları seçim aracı üzerinden selamlayan Tunç Soyer’e, İzmir Milletvekilleri Atila Serter, Mahir Polat, CHP Foça Belediye Başkan Adayı Fatih Gürbüz, Belediye Başkanı Gökhan Demirağ, CHP Foça İlçe Başkanı Baran Gezmiş Yıldırım ve  İYİ Parti Foça İlçe Başkanı Yasemin Görgeç de eşlik etti.

 Meydanda toplanan kalabalığa seslenen Millet İttifakı’nın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, “Foça’yı bir dünya markası yapacağız” dedi.

Açılış konuşmasını yapan CHP Foça İlçe Başkanı Baran Gezmiş Yıldırım, “Miting dediğin böyle olur. Türk bayrağımızı da asarız, gönül verdiğimiz partilerin bayraklarını da asarız. Meydana da böyle coşkulu kalabalığı toplarız.  Civar ilçelerden gelen insanlarla toplanmaz bu kalabalık. Bu sözlerimi AK Partili vatandaşlarımız da dinlesin. Cumhur İttifakı’nın geçen hafta burada yaptığı organizasyonda, aranızda AK Parti bayrağı gören oldu mu, yok. Bu seçim sürecinde herhangi bir yerde AK Parti bayrağı gören oldu mu, yok. Hem AK Parti-MHP ittifakıyla seçime gireceksiniz, hem de AK Parti bayrağından utanacaksınız. İnsanların da bunu fark etmediğini düşüneceksiniz. AKP’nin adayısınız işte, bundan niye utanıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Foça İlçe Başkanı Yasemin Görgeç ile Gökhan Demirağ’ın  konuşmalarıyla devam eden programda; alkışlar eşliğinde kürsüye gelen Foça Belediye Başkan Adayı Fatih Gürbüz, sözlerine Yunus Emre’nin “Ben gelmedim kavga için, benim işim sevgi için. Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim” sözüyle başladı. Konuşması sık sık alkış ve tezahüratlarla kesilen Fatih Gürbüz, “Bu meydanı dolduran aydın, laik ve demokrat insanların bu kenti rant ve talan zihniyetine teslim etmeyeceğine inanıyorum” dedi.

Foça’nın tam anlamıyla bir Türkiye mozaiği olduğunu  anlatan Gürbüz, şöyle konuştu: “Foça’nın birazı rüzgar, birazı güneş, birazı ovadır. Birazı deniz, birazı aşk, birazı hüzündür. Foça önce insandır, hepimiz eşitiz, hepimiz kardeşiz. Bizim kardeşliğimiz akan su gibidir. Akan su kir tutar mı?”

Tüm Türkiye’de 30 yıldır değişmeyen Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını yaşatan bir kentin Belediye Başkan adayı olduğu için kendini çok şanslı hissettiğini, ancak sorumluğunun da farkında olduğunu vurgulayan Gürbüz, Foça’daki 30 yıldır süre gelen CHP iktidarının başlangıcı olan 1989 yerel seçimlerine işaret etti.  Meydandaki kalabalığın kendisine 1989 yerel seçimlerini hatırlattığını belirten Gürbüz, Foça’da 31 Mart 2019 yerel seçimini de 1989 ruhuyla kazanacaklarını söyledi.

Sözlerine Cahit Sıtkı Tarancı’nın ‘Memleket isterim; ne zengin ne fakir, ne sen ne ben farkı olsun. Kış günü herkesin evi barkı olsun’ dizleriyle devam eden Fatih Gürbüz, Gerenköylü çiftçinin ıspanağı tarlada bıraktığını, Bağarası’nda besicilik yapanların yaptığı yatırımın karşılığını alamadığını, Foçalı balıkçıların yakaladığı balığı gerçek değerinde satamadığı için sefere çıkamadığını ve esnafın kepenk kapattığını dile getirdi.

Foça’nın bacasız fabrikası Fransız Tatil Köyü ‘nü yıllardır kapalı tutan zihniyete Foça’yı teslim etmeyeceklerinin sözünü veren Gürbüz, şöyle dedi: “Çocuklarımıza daha güzel, daha yaşanabilir bir kent bırakmak adına, sevgiyle, aşkla,  hep birlikte yöneten, halkçı ve sosyal belediyecilik için geliyoruz”

Tunç Soyer ile birlikte görev yapacak olmasının kendisi için büyük bir şans olduğunun altını çizen Fatih Gürbüz, şunları söyledi: “Kırk yılda bir böyle şans gelir! Benim de, Foça’nın da böyle bir şansı çok iyi değerlendirmesi lazım. sayın büyükşehir belediye başkan adayımız, sevgili abim Tunç Soyer ile  yönetim anlayışımız aynı, hedeflerimiz aynı,  projelerimiz aynı ve en önemlisi bu kente olan sevdamız ve aşkımız aynı.”

Foça Belediyesi’nde çalışan işçileri işten çıkaracağı yönündeki iddialara da yanıt veren Gürbüz, “Ben Foça’da, Kaleiçi’nde büyüdüm. Devamlı halkın içinde yer aldım. Bu kentin formasını terletmiş eski bir sporcu evladınızım. Oturduğum yerden adaylığa karar vermedim. İtfaiye üniformamın üzerinde hala terim var. Bir emekçi kardeşiniz olarak, hiçbir emekçimizi işinden aşından etmeyeceğim. Buradan belediyede çalışan işçi, memur, tüm emekçi kardeşlerimize de selam olsun. Belediye makamı halkındır. Emekçilerimizin teminatı da benim” diyerek, hoşgörülü, hakça paylaşan, hesap veren, dürüst, tarafsız, dinleyen, katılımcı, çözüm üreten, aş – iş yaratan, ulaşımını, altyapısını çözen, tarihine, kültürüne, doğasına, dokusuna, balıkçısına, çiftçisine, emekçisine, esnafına, kadınına, çocuğuna, gencine ve Foça’ya sahip çıkan bir yönetim anlayışıyla hizmet edeceğini söyledi.

Partisinin İzmir Büyükşehir Adayı Tunç Soyer gibi, hem 19 Mayıs 1919’un hem de 29 Ekim 1923’ün yüzüncü yıl dönümünde Foçalıların kendisine vereceği yetkiyle Foça Belediye Başkanlığı görevinde olacağını sözlerine ekleyen Fatih Gürbüz,  Cumhuriyetin değerlerini ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerini Foça’dan ve İzmir’den  yüksek bir sesle tüm Türkiye’ye tekrar tekrar haykıracaklarını ifade etti.

Fatih Gürbüz’ün konuşmasının ardından söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer de Türkiye’nin tek adam rejimiyle yönetildiğini belirterek, şöyle dedi: “Bu memlekette rejim değişti. Öyle bir değişti ki, otorite her geçen gün daha da merkezileşiyor, demokrasiden daha çok uzaklaşıyoruz ve her geçen gün kaderimiz bir kişinin iki dudağının arasına mahkum oluyor”

Soyer, demokrasinin önemini vurguladığı konuşmasında, kardeşlik ve barış olmadan adalet ve kalkınmanın olmayacağını söyledi. Demokrasinin bir yaşam biçimi olduğunu dile getiren Soyer, “İzmir, bir şeyin kalesi ise en çok demokrasinin kalesidir. Ve bu meydanı dolduran sizler de o kalenin sarsılmaz, yıkılmaz kalesidir” dedi.  İbn-i Haldun’un ‘coğrafya kaderdir’ sözüne atıfta bulunan Soyer, demokrasinin de İzmir’in kaderi olduğunu belirtti.

İzmir’in yüzyıllar boyunca Akdeniz çanağında en güçlü liman ve ticaret kenti olduğunu anlatan Soyer, şunları söyledi: “Hatırlamak lazım, buradan Marsilya’ya 50 kürekli teknelerle gitmiş eski hemşehrilerimiz, ama biz şuradan daha Midilli Adasına bir feribot kaldıramıyoruz. Böyle bir şey olabilir mi? Bu hikayeyi değiştireceğiz. İzmir’i Akdeniz çanağının lider kenti yapacağız. Ve bu hedefimize Foça’dan başlayacağız. Çünkü Marsilya ile yüzlerce yıl önce kardeş kent olan Foça, bunu daha önce başarmış. Her iki kent birbiriyle ticaret yapmış. Şimdi biz Marsilya’yı da yeniden dahil ederek hikayeyi biraz büyüteceğiz. İskenderiye, Beyrut, Roma,  Atina ve Barselona gibi şehirlerle birlikte çalışacağız. Akdeniz’in pastasını büyüteceğiz. Akdeniz’in yeni turizm rotalarını, tarım politikalarını, çocuklarımız ve gençlerimizle birlikte üretecekleri, kültür alışverişi yapacakları, yepyeni bir kentler ağı kuracağız. Ve bu ağ Foça’dan Marsilya’ya başlayacak.”  

Seferihisar’ın nasıl marka olduğunu  detaylarıyla anlatan Tunç Soyer, Foça ile Seferihisar’ın konum olarak birbirine çok benzediğini,  Seferihisar’da yazılan başarı hikayesini Fatih Gürbüz ile el ele vererek Foça için de yazacaklarını,  Foça’da balıkçılık, tarım ve turizm özelinde kırsal kalkınmayı sağlayacaklarını, profesyonel bir tanıtım organizasyonuyla Foça’nın zeytinyağını, yoğurdunu, şarabını, balığını ve diğer tarımsal ürünlerini bir dünya markası haline getireceklerinin sözünü verdi.

Ellerinde bayraklarla ve seçim müzikleriyle coşan vatandaşlar sık sık “Soyer-Gürbüz el ele güzel günlere” sloganları atarak her iki adaya da destek verdi. Tunç Soyer’in Foça programı  seçim bürosunun açılış kurdelesinin kesilmesiyle son buldu.