Karşıyaka Belediyesi’nin değişik noktalara koyduğu yüzyılın hizmeti olarak lanse ettiği wi-fi  ve telefon şarj üniteleri maalesef tırt çıktı. Tırt çıktı diyorum, zira bu günlerde hizmet alamaya gidenler sadece bu ünitelerin görseli ile karşılaşıyorlar. Uzun süredir bununla ilgili gelen şikayetleri test edeyim diye dün akşam Karşıyaka Belediyesi’nin büyük gürültülerle hizmete soktuğu bu hizmet noktalarını tek tek dolaştım.

Ortada gerçekten sadece hizmet noktalarının görselleri var. Her istasyonda, durumu ortaya koyan videoları çektim. Aşağıda izleyebilirsiniz.

Gerçi şaşırmadım. Zira Karşıyaka Belediyesi bu konuda daha evvelinden de defalarca çuvallamıştı. Hatırlarsınız; 444’lü hizmet hatları için de “İzmir’de ilk” demişlerdi. İlk olmadığını, Bornova, Bayraklı ve Seferi hisar Belediyesi’nin bu hizmeti çok önceden vermeye başladığını ortaya koymuştuk. Üstüne üstlük 24 saat çalışacak dedikleri çağrı merkezi, akşam 8’de kapıya kilidi vurup gidiyordu. Onu da yine bir video ile İzmirlilerle paylaşmıştık.

Bu noktada Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ı suçlamak kasıtlı olur. Başkan hizmete açtıktan sonra her gün eline telefonu alıp, ‘burada wi-fi var mı, yok mu, hizmet devam ediyor mu’ diye kontrol edecek değil. Ekipsiz bir belediye başkanı olarak bunları yaşamaya devam edeceğe benziyor.

***

Hizmet noktalarını dolaşırken çarşının durumu içler acısı geldi bana. Başkan, ‘Her gün bir esnafı ziyaret ediyorum, çay içiyoruz’ diye paylaşımlarda bulunurken, muhtemelen bu esnaf çarşı esnafı değil. Zira çarşı içi, bildiğiniz harabe. Parke taşları kırılmış, yerinde olmayan parkeler yaşılar ve çocuklar için tehlike saçıyor. Yerinden sökülmüş bir aydınlatma direğinin kalıntıları ve maalesef elektrik kablosu ortalarda. Aslında burada da suçlamak olmaz zira orası Aziz Kocaoğlu’nun sorumluluğunda bir bölge. Belki Karşıyakalılara hizmet etmek isterlerse çarşıyı dolaşıp o yerleri görebilirler 🙂

***

Hep mi kabahatli? Bence değil.

Geçen zaman diliminde kendisi ile hiç sevişmesek de takdir edilecek yanları yok mu? Valla birçok belediye başkanından daha “delikanlı” diyebilirim.

Birçok ortamda diğer belediye başkanının -bunların içine Aziz Kocaoğlu da dahil- vekiller hakkında evlere şenlik yorum ve küfürler ettiği iddiaları bize kadar geliyorsa, onlara gitmemesi düşünülemez. Ama birçok belediye başkanı, halen kol kola açılışlar ve yemeklerde gülücükler dağıttığına göre, o zaman Akpınar bu konuda en doğrusunu yapıyor.

Cevat Durak zamanında %99’u bitmiş hiçbir tesisi açmayarak, hatta yapılanları kapatıp sürgün kampına dönüştürdüğü halde o Karşıyaka’nın meşhur muhalefeti tek cümle söylemiyor ya da söyleyemiyorsa, o zaman en doğrusunu yapıyor Akpınar.

Cevat Durak’la, Cumhuriyetin ve Atatürkçülüğün kalesi olarak markalaşan, bir ıslık ile  Karşıyaka’da yüz binlerin bayrakları ile sokağa döküldüğü kentte, Akpınar sonrası 29 Ekimler, 9 Eylüller, 10 Kasımlar anılmaz, kutlanmaz hale geldi. HDP’li bir müdür atanmasına karşın yine Karşıyaka’da çıt çıkmıyorsa, doğrusunu yine Akpınar yapıyor.

Göztepeli biri olarak Konak İlçesi’ne başkan adayı iken bir anda Karşıyaka’ya atanan Akpınar’ın o dönem karşısında muhalefet eden, Akpınar’a ağır ithamlarda bulunan, hatta hakaret dolu paylaşımlar yapanlar tükürdüklerini yalayıp, Akpınar’ın yanında danışman olarak çalışmaya başladılarsa, en doğru adam Akpınar imiş.

Karşıyaka siyasetinde hiç yokken Konak’tan gelip kente belediye başkanı olduktan sonra akrabasını CHP Karşıyaka İlçe Başkanı yapabiliyorsa ve azılı Karşıyaka muhalefeti alkış tutuyorsa, o zaman en doğrusunu Akpınar yapıyor demektir.

Sözün özü; Göztepeli biri olarak Konak’tan aday olup Karşıyaka’ya atanan Hüseyin Mutlu Akpınar, bence Karşıyakalı ağır ağabeylere siyaset nasıl yapılır, belediye başkanı nasıl olur öğretmiş durumda. Başarılı mı? Tabloya bakılırsa kimse ses çıkarmadığına/çıkaramadığına göre başarılıdır.