Ülkemizde kadın istihdamın artırılması, sosyal politika ve sosyal hukuk alanının önde gelen konuları arasındadır.

Kadın istihdamı ile ilgili Avrupa ile Türkiye’nin verilerini karşılaştırmamız da fayda olduğu düşüncesindeyim.

AB ülkelerinde kadın istihdam oranı %60.4’tür. Türkiye’de ise % 27,5’tir.

Kadın’ın iş gücü piyasasındaki oranını artırmak bir devlet politikasıdır.

Hükümetimiz, Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde 2014-2018 dönemini kapsayan 10. Kalkınma planında 2018’de %34,9 çıkarılmasını hedeflenmiştir.

2023 yılında ise % 41’ e yükselmesi hedeflenmektedir ki bu oranın % 50 ve üzerinde olması gerektiğini düşünüyorum

Tartışma yaratacağını düşündüğüm nokta;

Bir yanda nüfus yaşlanmasına karşı tedbirler kapsamında doğurganlığın artırılması üç çocuk hedefi için kadınlara ödenecek primler artmakta bir yanda ise kadını iş gücü piyasasına almak için çaba harcanmakta.

Hükümetimizin bu politikasını gözden geçireceğini umuyorum.

Kadının istihdama katılması;

Erkeğe ekonomik açıdan bağımlı olmasını ortadan kaldıracaktır. Kadın erkek eşitliği açısından kilit öneme haizdir.

Kadının ekonomik özgürlüğünü kazanması nedeniyle karşılaştıkları şiddette ortadan kalkacaktır.

Kadının istihdam da yer alması kadının sosyal dışlanmasıyla mücadele açısından önemli bir rol oynayacak ve eşit vatandaşlığın kurulmasına cinsiyete dayalı ayrımcılığın ortadan kalkmasına, insan hakları ve demokrasinin gelişimine hizmet edecektir.

Bu oranın artması AB ülkeleri ve OECD ülkeleri arasında, ülkemizin karnesinin iyileşmesine neden olacağı açıktır.

Asıl önemlisi ise; Brigham Young’ın dediği gibi “Bir erkeği eğitirseniz bir ADAMI eğitirsiniz; Bir kadını eğitirseniz, bir KUŞAĞI eğitirsiniz.” 
“Cehaletin en büyük korkusu KADINLARDIR. Çünkü kadın öğrenirse çocuklarına da öğretir.” Çünkü kadın öğrenirse çocuklarına da öğretir.”

Sevgiyle paylaştım…