CHP’li Yiğit’ten Mülteci Önergesi

CHP İzmir Milletvekili Ali Yiğit, Ege Denizi’nde hemen her gün can veren mülteciler için hükümete çağrıda bulundu.

“Önlem alınması için daha kaç mültecinin ölmesi, kaç Aylan bebeğin cansız vücudunun sahile vurması gerekir” diyen Ali Yiğit, konuyla ilgili bir de önerge hazırladı.

CHP İzmir Milletvekili Ali Yiğit, Mülteciler sorununun 21. yüzyılda büyük bir insanlık ayıbına dönüşmüş durumda olduğunu ve insanlığın sınıfta kaldığını belirterek,  “Yaşanan drama seyirci kalmak ve her gün yeni ölümlere şahit olmak insan olarak canımızı acıtmakta, vicdanlarımız yaralamaktadır.” dedi.

Ortadoğu’daki kaosun en çok ülkemizi etkilediğini ve etkilemeye de devam ettiğini vurgulayan Yiğit, konuyla ilgili olarak şunlara değindi:

“Her ne kadar elimizden geleni yapsak, bütün konukseverliğimizle mültecileri aç ve açıkta bırakmamaya çalışsak, eğitim, sağlık ve uyum konusunda kucaklayıcı bir yaklaşım sergilesek de bunlar yeterli olmamakta ve her gün yeni ölümlere, yeni acılara uyanmaktayız. Düşünce suçundan yargılanan insanların müebbet cezaya mahkûm edildiği ülkemizde, her gün onlarca insanı göz göre göre ölüme sürükleyenlerin 3 – 8 yıl hapisle yargılanması kabul edilemez. Yaptırımların ve cezaların ağırlaştırılması için bir an önce harekete geçilmelidir. Aksi durumda hepimiz bu ölümlerden dolayı vicdanen sorumlu olacağız.”

Ali Yiğit konuyla ilgili olarak Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle hazırladığı önergede ise hükümeti önlem almaya çağırdı.

TBMM Başkanlığı’na sunulan önergede şu sorulara yer verildi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

            Aşağıda yazılı sorularımın Anayasa’nın 98 ve TBMM İçtüzüğü’nün 96. Maddesi gereğince Başbakan Sayın Ahmet DAVUTOĞLU tarafından yazılı olarak yanıtlanması konusunda gereğini arz ederim.

           Saygılarımla.

Ali YİĞİT

İzmir Milletvekili

Mülteciler sorunu maalesef 21. yüzyılda büyük bir insanlık ayıbına dönüşmüş durumdadır. Birleşmiş Milletler Yüksek Mülteciler Komiserliği’nden yapılan açıklamaya göre 2015 yılı sonu itibarıyla Ege ve Akdeniz’de ölen ya da kaybolan mülteci sayısı 3735’tir. Bu sayı her geçen gün artmaktadır. Ege ve Akdeniz adeta mülteci mezarlığına dönmüştür. Son bir ay içinde de ülke olarak hemen her gün yeni ölümlere, yeni acılara uyanılmaktadır.  Yaşanan drama seyirci kalmak ve her gün yeni ölümlere şahit olmak insan olarak canımızı acıtmakta, vicdanlarımız yaralamaktadır. Bu durumun en önemli nedeni ise yaşam mücadelesini fırsatçılığa çeviren insan tacirleriyle, denetim ve yaptırımların yetersiz olması, cezaların ise caydırıcı olmamasıdır. Bu bağlamda:

1-      Avrupa ülkelerine geçiş koridoru haline gelen ülkemizde insan kaçakçılığı konusunda alınan önlem, yapılan denetim ve uygulanan cezalar yeterli midir?

2-      Ege Denizi’nde meydana gelen ölümlerin bir türlü önüne geçilememesi uygulamalardan mı yoksa yasal düzenlemelerden mi kaynaklanmaktadır?

3-      Yaptırımların ağırlaştırılması için daha ne kadar insanın boğulması, daha kaç tane Aylan bebeğin cansız vücudunun kıyıya vurması gerekmektedir?

4-      Düşünce suçundan yargılanan insanlar müebbet cezaya mahkûm edilirken, her gün onlarca insanı göz göre göre ölüme sürükleyenlerin para cezası ya da 3 – 8 yıl hapisle cezalandırılıyor olması hukukla ne kadar bağdaştırılmaktadır?

5-      Ülkemiz sınırlarında başlayan ve hemen her gün ölümle sonuçlanan insan ticareti konusunda Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak sorumluluğumuz yok mudur? Bu konuda yeni önlemler alınacak mıdır?