YÜCEL’DEN DAĞ’A ZEHİR ZEMBEREK CEVAP
MAĞDURİYET EDEBİYATIYLA GELEN AKP, YİNE MAĞDURİYET YARATMA DERDİNDE.
“DARBECİLERLE KOYUN KOYUNA OLANLAR…31 MART’TA ZATEN SANDIĞA GÖMÜLDÜNÜZ”
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, AKP İzmir milletvekili Hamza Dağ’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözleri üzerine açıklamalarda bulundu. “Mağduriyet edebiyatıyla iktidara gelen AKP, yine mağduriyet yaratma derdinde” diyen Yücel açıklamasında çok sert ifadeler kullanırken “Hamza Dağ’ı duyan da darbecilerle koyun koyuna giren, sahte bir hocayı bu millete kurtarıcıymış gibi sunan, el birliğiyle bu ülkeye 15 Temmuz’u yaşatan ve darbecilerin emrinde çalışarak milletin malını, makamlarını peşkeş çeken AKP’nin değil de, başka bir partinin vekili zanneder. Artık bu anlayışın yalan ve iftira
dolu açıklamalarına şaşırmıyoruz dediğimiz her an da bizi şaşırtmayı becerebiliyorlar.” sözlerine yer verdi. Yücel açıklamasında şunları dile getirdi;
GERÇEKLİKLE BAĞLARI KOPMUŞ, SON PAYI KAPMA DERDİNDELER
Sayın Hamza Dağ’ın daha öncelerde de özellikle seçim zamanlarında yalanlarını, iftiralarını dinlemiş yaşadığı akıl tutulmalarına şahit olmuştuk. Tabi AKP iktidarı ve saray rejimi mensupları 18 yıllık iktidarları boyunca ülkeyi soktukları çıkmazlarla, krizlerle, salgındaki çaresiz halleri ve parayı milletin sağlığına tercih ederek gösterdikleri beceriksiz tutumlarıyla, artık milletin yüzüne bakacak halleri kalmadığının farkındalar. Artık iktidarlarının yalanla,
iftirayla, CHP’ye saldırıp kutuplaşma yaratarak ayakta kalamayacağını da biliyorlar. Hal böyle olunca Sayın Hamza Dağ’da da gördüğümüz gibi saray rejimi mensupları, gerçeklikle bağlarını koparmış durumda. Kim ne anlatırsa anlatsın, kim ne söylerse söylesin yalan ve iftira yöntemleriyle kamplaşma, kutuplaştırma ve düşmanlaştırma siyaseti uygulamaya devam ediyorlar. Gerçekle işleri yok, milletle işleri yok, demokrasi ve adalet gibi bir dertleri de yok.
Tek dertleri var saraya nasıl yaranırız, artık sonu gelen saray rejiminin sunacağı imkanlardan nasıl pay alırız? Bu ruh halindeki bir zihniyetten milletin sorunlarıyla ilgilenmesini zaten artık bekleyen yok. Halkın bu iktidardan bir beklentisi de kalmadı artık. Kendi kurdukları hayal
dünyasında birbirlerini tatmin etmekten, alkışlamaktan başka işlerinin olmadığını herkes görüyor.
KILIÇDAROĞLU SARAY REJİMİ VE DARBECİLERLE MÜCADELE EDEN İSİMDİR
Hamza Dağ’ın yaptığı açıklamada, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 12 Eylül darbesi sonrası kurulan Danışma Meclisini övdüğü yalanını söylemesinin yaşadığı akıl tutulmasının bir göstergesi olduğunu ifade ederek “ Sayın Genel Başkanımız bu ülkede darbecilerle ve darbeyi bu ülkeye davet eden AKP iktidarı ve Saray rejimi ile en büyük mücadeleyi veren isimdir. CHP ile veya Sayın Genel Başkanımızla darbe kelimesini yan yana anmak ancak ve ancak bu ülkeye
yaşattıkları 15 hain darbe girişimini ve 20 Temmuz sivil darbesinin utancını gizlemeye çalışan bir acizliğin ve hainliğin göstergesidir. Genel bakanımızın sözleri açıklanmaya muhtaç değildir. Kendisi çok net bir şekilde, Saray rejiminin ve saraydan beslenen iktidar mensuplarının, 12
Eylül döneminde kurulan Danışma Meclisi’ni bile aratır hale geldiğini, o mecliste bile arada bir 12 Eylül karşıtlarının konuşabildiğini ama sarayın ve tek adamın şimdilerde hiç kimsenin doğruları söylemesine tahammülü olmadığını ifade ediyor. Bu siyasi edepten nasibini almamış, aklını ve iradesini, terörle iç içe olan sahte bir hocaya kiraya vermiş bir siyasi anlayışın, bugün demokrasinin, cumhuriyetin ve adaletin en büyük savunucusu olan Cumhuriyet Halk Partisine atacağı iftiraların bir kıymeti yoktur. Elbette ki çırpındıkları bataklığın dibine doğru giderken, etrafa da kendi çamurlarını sıçratacaklardır. Ama bu iktidarlarının
sonunun geldiği gerçeğini değiştirmez. Yaptığı açıklamalardan sonra Sayın Hamza Dağ’ı duyan da, darbecilerle koyun koyuna giren, sahte bir hocayı ve onun terör örgütünü bu millete kurtarıcıymış gibi sunan, el birliğiyle bu ülkeye 15 Temmuz’u yaşatan, darbecilerin emrinde çalışarak milletin malını, makamlarını peşkeş çeken AKP’nin değil de, başka bir partinin vekili zanneder. Doğrusu şunu itiraf etmeliyim ki, artık bu anlayışın yalan ve iftira dolu açıklamalarına şaşırmıyoruz dediğimiz her an da bizi şaşırtmayı becerebiliyorlar” “ dedi
MAĞDURİYET EDEBİYATIYLA İKTİDARA GELEN VE İKTİDARINI SÜRDÜREN AKP YİNE
MAĞDURİYET YARATMA DERDİNDE
AKP’li yöneticilerin, tıpkı sarayın yaptığı gibi beceriksiz ve artık tıkanmış yönetimlerinin konuşulmaması için içi boş, halkta karşılığı olmayan iftira ve yalan siyaseti yürüterek gündem değiştirmeye çalıştığını ifade eden CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, açıklamasını şu sözlerle
tamamladı; Şu çok açık bir şekilde anlaşılmıştır, AKP iktidarda kalabilmek için mağduriyet yaratmaya
çalışmaktadır. İktidara gelişleri de mağduriyet edebiyatıyla olmuştur. Yine 18 yıldır sürdürdükleri iktidarlarını da hep aynı yolla, yani mağduriyet edebiyatıyla sürdürmüşlerdir. 15 Temmuz hain darbe girişimine “Allah’ın lütfudur” diyen bir anlayış, Ankara Gar katliamından sonra “Oylarımız artıyor” diyen bir anlayış, bütün insanlığı tehdit eden ve bugüne kadar 3 bin 584 insanımızın canına mal olan Covid-19 salgınında “Beğenseniz de,
beğenmeseniz de Erdoğan’ın puanları artıyor” diyen bir anlayış bugün de; hem salgınla mücadeledeki başarısızlığı ve ekonomik krizi unutturmak, hem de mağduriyet yaratmak için yine yalanlarla, iftiralarla CHP’ye saldırarak gündemi değiştirme derdindeler. Anlamadıkları
şu, millet bu siyaset anlayışını çoktan sandığa gömdü ve bunu 31 Mart’ta gösterdi. Millet laf kalabalığı, mesnetsiz suçlamalar, algı oyunları istemiyor.
Millet;
Salgında neredeyse ikiye katlanan işsizliğe çözüm ne?
Hazine nasıl boşaltıldı, bu para kimlerin cebinde?
Maske dağıtamama rezaletinin sorumlusu kim?
Esnaf kapattığı kepenkleri geri açamayacak durumda, esnafın derdine çare buldunuz mu?
YKS’yi 1 ay öne çekerek, gençlerimize neyin cezası veriliyor?
Saray rejimi ne zaman yandaşın ve kendisinin çıkarlarının peşinde koşmayı bırakıp da halkın
gerçek sorunlarıyla ilgilenecek?
Sorularının cevaplarını bekliyor. İktidar mensupları CHP’ye ve Genel Başkanımıza, halkta karşılığı olmayan iftiralarla saldırarak bu beceriksiz ve tıkanmış yönetimlerini gizlemeye çalışmak yerine, varsa biraz cesaretleri bu soruların cevaplarını versinler.
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ