SEÇİM VAR SEÇİMİ KİM KAZANIR

Yazı okumaya sabrı olmayanlar için şimdiden söyleyeyim seçimi Recep Tayyip Erdoğan kazanır.

Gelelim yazının teferruatına.

Görünen o ki çok hızlı bir yıl olacak şu 2020. Pandemisi ayrı, ekonomik krizi ayrı, sosyal krizler ayrı, kamu güvenirlik problemleri ayrı, tekrar ısıtılan Pkk, Hdp, sınır ötesi operasyon ayrı bir hızda ilerliyor.

Hepsi birbirine bağlı ve tek başına ayrı hızda.

Genel havaya baktığımızda halk tabanında olması beklenen değişim talebini şu ana kadar yakalayabilmiş bir siyasi söylem yok.

Ak Parti, CHP, Mhp, İyi Parti ve hatta HDP kendini tekrardan başka bir şey yapmıyor.

Bu kadar genel tekrardan ancak iktidar partisi çıkar.

Yani olmayanı kurcalamaya ne gerek var, zaten böyle gelmiş böyle gider bezginliği geniş kitleleri sarmak üzere.

Bu arada Doğu Beye fazla anlam yüklemeyin o kendine açılan alanı en üst seviyede değerlendirmek istiyor.

Üstelik bir sosyalist olarak çıktığı yolda nihayetinde eriştiği pragmatizm çelişkisini bile izaha lüzum görmeden.

Beni değil ama iş tutanları tedirgin etmesi gereken bir hal.

Ahmet Davutoğlu sanki bir misyonu yüklenmiş gibi hükümetin en zayıf yerlerine yumruk atarak onun acı çekmesini ve son raundu görmemesini isteyen boksör edasında çalışıyor, hadi hayırlısı.

Ali Bacan sessiz bir halk teveccühünü arkasına almak için sosyal medya ataklarını sürdürürken hala hükümetin ve ana akım hükümet yanlısı medyanın radarına girmemiş gibi görünüyor.

Bu bize iki durumu anlatır.

Ya o kadrolar için herhangi bir olumsuzlukta sığınılması gereken bir liman rezervinde yada henüz eli güçlü olan iktidar ağacının yapraklarını titretecek rüzgarı çıkarmadı.

İktidara gelince, HDP üzerinden en muhtaç olduğu kitleyi Devlet Bahçeli’ye feda ederken terör sebebi ile yıllardır izlenen çözümsüz aynı yöntemi izleyip tam da sosyalistlerin ve insan hakları savunucularının eline geçen veya ağırlık kazandığı faşist anlayışı yıkmak üzere olan partide olası değişim durduruluyor.

Kim ne derse desin Pkk artık yönünü ve tüm gücünü Suriye’de kurulumu tamamlanmak istenen bölgeye ve sahibi olan emperyalizmin emrine verdi.

Kırk yıllık çabası Türkiye’de başarılı olamadı.

En radikal Kürt bile Türkiye’den ayrı bir yerde hayat kurmayı tercih etmiyor.

Yoksa bu kadar altyapısı olan bir örgüt belli kazanımları mutlaka sağlardı.

Şimdi olanlar birazda çok yakında olması beklenen seçim için yapılan manevralardan başkası değil.

Sonuç da MHP limitsiz destek verse de iktidara ateş edenler hep içinden çıkıyor.

Belki bu manevralar yeşil topun mucidi kadrolarında başını yer.

Bir de yapılan anket taramalarında hiçbir parti yada ittifakın oylarını artıramadığını gözlemliyoruz. Geriye gidiş var ama farklı bir gelişme görülmüyor.

Bu durum ilk seçimde sandığa gitmeyen seçmenden dolayı oylarını artırmış görünen partilerin şovuna sebep olacak.

Son kertede bu işin kaderi her zaman olduğu gibi yine yüce Google, Facebook, Twitter ve Instagram hazeratının belirlemesine kalmış görünüyor.