FELAKET DENKLEMİNDEN SEÇİM TAKVİMİ İLE ÇIKIŞ
Afet Allah’tandır diye itikadımız var.
Her ne kadar altyapısını kul hazırlasa da büyüklüğü Allah’ın takdiri diye inanırız.
Gelelim bu son deprem sel afetlerine.
Allah’ın takdirine kulun yön vermesi sürecini yaşıyoruz.
Onca ölüm, onca kayıp fakat memleketin derdi ondan da büyük.
Seçim.
Her neyse bana itibar edenler soruyor “bu ne biçim seçim atmosferi” diye.
Altılı masa bunca yasa rağmen işe asılıyor.
Fakat bir taraftan da acıları taze tutmaya çalışıyor.
Deler ya insan hafızası 60 günlük diye.
Bu süreden sonra unutma başlıyor, o sebepten olsa gerek.
Tayyip bey hiç ortalarda görünmüyor.
Derin bir sessizliğe gömüldü.
Medya ve sosyal medya propagandistleri tam gaz devam etse de kendisinden ses yok.
Alışılmadık bir seçim kampanya dönemi yaşayacağız anlaşılan.
Kendisinin olmadığı kampanyaların hiç enerjisi yok.
Tatsız tuzsuz bir şeyler oluyor.
Birden bire işe girer mi, göreceğiz.
Belli saiklerin oturmasını bekliyor olmalı.
Hadi sizi merakta bırakmayayım olayı açıklayayım.
Bana göre bu kampanyada sahada Muharrem İnce olacak.
Hem hırsı, hem de cahilliği ile derin bir olayın içinde.
Kendisi farkında mı, bence farkında.
Olay şöyle kurgulanmış olmalı,
Tayyip bey yaklaşık yüzde 44 bandında.
Kemal bey ellilerin üzerini zorluyor.
Belli sandık kayıpları ve Muharrem İnce’nin alacağı yüzde 2-4 oy her ikisini de dengeye getirecek.
Sonrası mı, sonrası YSK’nın alacağı kararlara bağlı.
Bunu bir hayat deneyimi ile bağlayacak olursak,
Bir insan genç yaşta bir işe girer.
Kırk yaşına kadar işi bir yere getirir.
Kırk kırkbeş arası sistemini kurar.
Ondan sonra çalışmaz başkalarını çalıştırır ve parasını kazanır.
Tıpkı bunun gibi , Tayyip bey sistemini kurmuş kendisi çalışmadan başkalarını çalıştırıp kazanmanın tadını çıkarmayı bekliyor.