CHP Genel Başkanı Özel’den Tugay: Sütte leke var onda yok

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’in Karabağlar ilçesindeki Uğur Mumcu Parkı’nda halka seslendi. Özel, CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay için  “Bu yola çıktığımda adımlarıma eşlik eden biri vardı. Kararlı, inançlı, cesur biri vardı. Doğru neyse onun arkasında duran, duyarlı bir siyasetçi. Yol arkadaşım, bütün iddialara, iftiralara rağmen üzerine çamur yapışmadı. O da Cemil Tugay. Sütte leke var onda yok” dedi.

Uğur Mumcu Parkı’nda düzenlenen mitingde CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve başkan adayları coşkuyla karşılandı. Mitinge genel başkan yardımcıları, Parti Meclisi Üyeleri, Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri, Belediye Başkanları, Belediye Başkan Adayları, il ve ilçe başkanları, gençlik kolları, kadın kolları, partililer ve yurttaşlar katıldı.  Özel, CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay için şu sözleri söyledi:

“Bu yola çıktığımda, bu yolda ilk adımlarıma eşlik eden biri vardı. Kim, o kişi? Kararlı, inançlı, cesur, makamımı mevkiimi kaybedersem endişesiyle doğru bildiğinden şaşmayan, doğru neyse onun arkasında duran ama kararlı ve son derece duyarlı bir siyasetçi, yol arkadaşım. Sizlerin de çok yakından tanıdığı, bütün iftiralara rağmen üzerine hiçbir çamurun yapışmadığı, sütte leke var onda yok Cemil Tugay Başkanımızı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı yaptık. Karabağlar adayımız Helil Kınay’ı ve Büyükşehir Belediye Başkan Adayımız Cemil Tugay’ı sizlere emanet ediyorum” dedi.

“YEŞİLYURT PAZARINDA LİMAN SATTIM”

CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay, çocukluk yıllarında Yeşilyurt pazarında limon sattığını belirterek, şöyle konuştu:

“Her geçen gün biraz daha birbirimizi tanıyor, ısınıyoruz. Ben zaman zaman konuşmalarımda söylüyorum ben İzmir’in çocuğuyum diye. Kim olduğumu anlatabilmek için hayatımdan küçük bir şey anlatacağım. Bolluklardan gelmedik. Doktorum, uzman cerrahım, 5 yıl Yeşilyurt Devlet Hastanesi’nde çalıştım. Biraz daha geriye götüreyim sizi, 80’lerde ben limon satıyordum. Asla utanmıyorum. Gurur duyuyorum. Bir akşam öğretmen babam kravatı ve eski paltosuyla bir öğretmen arkadaşıyla burada biraz ilerde pazarcılık yapmaya kalktı. Çaresizce daha fazla gelir elde etmek için çaba gösteriyordu. Aranızda bana yakın yaşlarda insanlar görüyorum. Tahmin edersiniz o yılları. Türkiye Cumhuriyeti’ni ve kurucusunu düşündüm, Mustafa Kemal Atatürk’e ‘Milletvekilinin maaşı ne olsun’ dediklerinde ‘Artırın ama dikkat edin, öğretmen maaşını geçmesin’ dediğini hatırladım. O gün ben babamın haline çok üzüldüm. Buna benzer yüzlerce binlerce olay yaşadık. Süslü kıyafetime bakmayın sokaklarda büyüyen, bu şehrin her acısını bilen, sizleri tanıyan insanlarız biz.”