BURDA DURMAK LAZIMDI, OLMADI
Uzun yıllar Ak Partide ilçe yöneticisi olarak görev yaptım.
Bir dönem seçim işlerine ben baktım.
O nedenle seçim nasıl olur, kimler hile yapar az buçuk anlarım.
CHP hile yapar mı?
Evet.
Parti tüzel kişiliği değil ama partililer hile yapar.
Aynı şey Ak Parti içinde geçerlidir.
Fakat hilenin yapılabilme şartları vardır.
Bir kere başa baş yada az fark kazanılan yerlerde hile olabilmesi için çok olağanüstü müdahaleler olması lazım.
Aksi halde herkes iddialı olduğu için varını yoğunu koyar sandığı teslim etmez.
Tıpkı 31 Mart seçimlerinde özellikle Ak Partiden CHP’ye geçen şehirler en canlı örnektir.
Öyleyse hile nasıl olur?
Hile bir partinin açık ara kazandığı yerlerde ve seçimlerde olur.
Yani yüzde altmışın üzerinde seçim kazanılıyorsa o beldede kazanan taraf “partisi önemli değil” istediği gibi hileyi yapar ve bunda belirleyici vicdanları olur.
Bunun dışında birde hile seçime katılan partinin adayı, teşkilatı ve seçmeni ile alakalıdır.
Bunun en güzel örneği daha önce ki Ankara seçimleridir.
Ön kabulden dolayı ve başka nedenlerden teşkilat seçimi rakibe hediye edebilir. Bknz: 2014 Mansur Yavaş-Melih Gökçek rekabeti.
Şimdi gelelim İstanbul’da hile oldu mu sorusunun cevabına.
Evet oldu.
Hem de bence Ak Partinin güçlü bir tuzağa düşürüldüğü 2017 Nisan seçimlerinde.
Mühürsüz oyların kabulü.
Onun haricinde kayda değer bir hile olduğunu gözlemlemedim.
Şimdi bu seçimde hile nasıl oldu dersek, hileyi hiçbir siyasi parti yapmadı.
İş YSK’nın kapalı kapıları ardında olduğu izlenimini çok güçlü veriyor.
O ne demek öyle, dersek.
“Sandık başkanları memur değil ancak bu sadece büyükşehri etkiler” gerekçe olduğu kabul edilince.
Minareye kılıf bile olamamış.
Şimdi hükümetin tazyiki altında kalan yargıçlar böyle bir karar verdi deniliyor.
Bence kararı veren yargıçları incelemek lazım.
Bu telkini hükümete onların yaptığı kanaatindeyim.
Baksanıza Ak Parti başından beri şaşkın ördek gibi nereye gideceğini bilemedi.
Hiç bir hamlesini de izah edemedi.
Anayasaya göre karar verme yetisi kanunlar çerçevesinde yargıcın vicdanına bırakılmış olduğuna göre vicdanını deklare etmeyen bir yargıcın nasıl karar vereceğini ancak Allah bilir.
Bunu biraz daha açacak olursak, Ak Parti sayesinde hak etmedikleri kadroları ve servetleri elde edenler Ak Partinin en cesur ve en belalı taraftarıdır.
Bunlar vicdandan öte mevcudu muhafazayı önemserler.
Çünkü aynı zamanda onlarında etrafında onlardan faydalanan çok cesur yedi sülalesi vardır.
Benim İzmir’de duyduklarım yanı sıra medyaya İstanbul içinde kimlerin hangi hak etmedikleri kaynaklardan istifade ettiği listeleri açıklandığından beri farklı bir sonuç bekliyordum ama durmayı bilemediler.
Bu seçim Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan’ın eğer halis duygular ile karar vermeleri söz konusu ise bu asalaklardan kurtulma miladıydı.
Aslında yeniden Türkiye ittifakı noktasında uzlaşıp milletin sinesinde genel kabulü görecekleri seçimdi, olmadı.
Ha birde dipten gelen derin dalgaların zorlamalarını asla unutmayın.
Eeee ayıyla dansa kalkan ayı yorulmadan oturamaz.