Basmane Çukurunun Satışında Flaş Gelişme
İzmir gibi büyük bir kente yakışmayan görüntü ortaya koyduğu için ‘Utanç Çukuru’ adını alan Basmane çukuru 80 milyon dolara Sancak Ailesi’ne ait Saya Grup’a satıldı. Güçbirliği Holding ise pilot firma olduğu ve kendisinden bağımsız ihale yapılamayacağı gerekçesiyle satışa itiraz etti.
İzmir’de 17 yıldan bu yana çözülemeyen ve ’Basmane Çukuru’ olarak bilinen Ege Dünya Ticaret Merkezi’nin Ticari ve İktisadi Bütünlüğü’nün, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından satış ihalesi yapıldı. İhaleye, tahmini bedel olan 80 milyon dolarlık tek teklifi Folkrat Yapı’yı da bünyesinde bulunduran Sancak Ailesi’ne ait Saya Grup’un Livamine Madencilik A.Ş. şirketi verdi.
Folkart Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, projeyi Akça Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Akça ve Manet Genel Müdürü Tarık Kayar’dan oluşan konsorsiyumla birlikte gerçekleştirip, 750 milyon liralık yatırım yapacaklarını açıkladı.
İzmir’de Büyükşehir Belediyesi eski başkanlarından Burhan Özfatura döneminde imar planı ve sözleşmelerle yapımının önü açılan ancak, yine Büyükşehir Belediyesi eski başkanlarından Yüksel Çakmur tarafından açılan davada, Dünya Ticaret Merkezi inşaatı mahkeme kararıyla Eylül 1999’da durduruldu.
Daha sonra da imar planları açılan davalarda sürekli iptal edilen Dünya Ticaret Merkezi inşaatı, temel kazıkları çakıldıktan sonra 17 yıldır dev temel çukuru seviyesinde kaldı. Projeyi yapacak ortaklardan EGS Bank’ın bu süreçte iflas etmesi, Güçbirliği Holding’in de borçlarını ödeyememesi üzerine TMSF buradaki hisselere el koydu.
2013 yılında Dünya Ticaret Merkezi’nin revize edilerek düzenlenen yeni projesine olanak sağlayan imar planları Konak ve Büyükşehir Belediyeleri tarafından onaylandı.
TMSF, 2013 yılından başlayarak hisseleri satmak için harekete geçti. 1 yıl önce ortaklara görüşlerini sordu. Büyükşehir Belediyesi satışa karşı çıktı. TMSF ise satış işlemlerinin kamu yararı adına gerekli olduğunu, iktisadi bütünlük kararı aldıklarını belirterek satış kararında ısrarcı olduğunu bildirdi.
Bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi ve TMSF arasında yapılan görüşmeler uzlaşmayla noktalandı. TMSF, hissedarlar Güçbirliği ve EGS’nin de onayıyla yüzde 12 olan hissesini yüzde 30’a yükselten Büyükşehir Belediyesi’ne satışta bu hisse oranının korunacağı garantisi verdi.
Ardından TMSF, Ege Dünya Ticaret Merkezi Ticari ve İktisadi Bütünlüğü’nün borçları kapsam dışı olmak üzere satışa çıkardı. Güç Yapı A.Ş. adına Kemal Zorlu yeni yatırımcı bularak iktisadi bütünlükteki hisseleri almak için harekete geçti.
Ancak, yeni yatırımcı bulamadı. İlk ihalede 117 milyon TL bedelle belirlenen satış talipli çıkmayınca gerçekleşmedi. TMSF’nin fiyatı 90 milyon Dolara düşürdüğü ikinci ihaleye de teklif veren olmadı.
SANCAK, AKÇA VE KAYAR
TMSF’nin tahmini bedeli 80 milyon dolara düşürdüğü üçüncü ihale bugün saat 11.00’de TMSF’nin İstanbul’daki merkezinde yapıldı. İhaleye, İzmir’de Narlıdere ve Bayraklı’da Folkart yatırımlarını gerçekleştiren Sancak ailesine ait Saya Grup’a bağlı Livamine Madencilik adına 80 milyon dolarlık teklif verildi.
İhaleye başka teklif veren olmadı. Teklifin TMSF’nin satış prosedürü kapsamında 21 Ocak perşembe günü önce Fon Kurulu tarafından değerlendirileceği, herhangi bir olumsuzluk olmazsa bu kez Rekabet Kurulu’na gönderileceği bildirildi.
Rekabet Kurulu’ndan sonra Fon Kurulu son değerlendirmeyi yaparak satışı onaylayacak ve onaylamayacak.
SANCAK’TAN AÇIKLAMA
Folkart Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, ihale sonrası yaptığı açıklamada Dünya Ticaret Merkezi projesini Akça Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıza Akça ve Manet Genel Müdürü Tarık Kayar’la konsorsiyyum olarak gerçekleştireceklerini açıklandı.
Sancak, İzmir’in göbeğinde kangrene dönüşen ’Basmane Çukuru’ sorununun çözülüyor olmasının sevindirici olduğunu söyledi. Sancak, “17 yılda çok insan mağdur oldu, mahkemelere taşındı, birçokları tarafından ’utanç çukuru’ diye adlandırılan bu sorun yıllardır giderilemedi.
Gönül isterdi ki asıl proje sahibi olan Güçbirliği Holding ve EGS bu işi gerçekleştirebilseydi. Ama bu maalesef mümkün olmadı. Şu andan itibaren bizim amacımız İzmir yararına, tüm İzmirlilerin gurur duyacağı, kente kültür, sanat, eğlence gibi birçok alanda zenginlik katacak, İzmir Büyükşehir Belediyesi binasını buraya taşıyacak örnek bir proje oluşturmaktır” dedi.
750 MİLYON LİRALIK YATIRIM
Sorunun çözülmesinde önemli bir adım atılmasının yanı sıra bu ihalenin onaylanması halinde birçok açıdan kente fayda sağlayacağını düşündüklerini belirten Sancak, “Basmane Çukuru’nun İzmir’e en büyük zararı uzun yıllardır yerli-yabancı yatırımcıları ürküten, kaçıran ve ’İzmir’de yatırım yapılamaz, İzmir’de işlerin önü kesiliyor, yatırımlar yarım kalıyor’ algısı oluşturmasıydı.
Sorunun çözülmesiyle İzmir yatırımcının gözünde hak ettiği değere kavuşacaktır. Basmane Çukuru görsel çirkinliğinin yanı sıra çevre sağlığı ve güvenlik açısından büyük tehdit oluşturmaktadır. Bu nedenle bir an önce el atılması gerekiyor.
Çünkü inşaat bölgesine çökmeyi önlemek amacıyla 20 yıl önce yapılan geçici duvarların (iksa sistemi) çökmesi an meselesidir. Bu alan mevcut haliyle sadece çevresindeki binalar, o binalarda çalışanlar için değil, yoldan geçen araçlar hatta yayalar açısından bile büyük risk taşıyor” diye konuştu.
İzmirliler’in görüş ve desteklerine önem verdiklerine dikkat çeken Sancak, sürece onları da dahil edip hep birlikte kente yakışır bir proje ortaya çıkartmayı amaçladıklarını söyledi. Sancak, şöyle dedi:
“İzmirliler’in beklentilerini tam olarak anlamak amacıyla bir anket yapılacağını ktır. Basmane’deki ’utanç çukuru’na yapılacak projeye İzmirliler karar verecektir. Hatta anket sonuçları doğrultusunda adını da İzmirliler koyacaktır.
Konsorsiyum olarak bu alana 750 milyon TL’lik bir yatırım yapacağız. Projede 4 bini inşa aşamasında olmak üzere toplamda 9 bin kişinin istihdam edilmesini öngörüyoruz. Bu da İzmir için çok önemli başka bir gelişmedir.”
Kültürpark’ın bitişiğinde, Basmane Meydanı’na cepheli 35 bin metrekarelik arsa İzmir’in en değerli parseli olarak biliniyordu.