“Ak Parti Özgener’i aday gösterirse CHP zorlanır”
Gazete Ege \ Hazırlayan: Selcan Şerifaki
Yazar İlhan Baran Radyo Romantik Türk dinleyicilerine özel, 1 saat boyunca İzmir siyasetini ve ekonomiyi değerlendirdi.
Gün Ortası Programı’nda Doğacan Öz’ün sorularını yanıtlayan Gazete Ege’nin köşe yazarı ve siyaset bilimci İlhan Baran yerel seçimleri ve sosyal projelerini anlattı.
İzmir’de 1176 kişiye iş bulduk
Yazar, öncelikle sosyal projelerinden bahsetti. İzmir’de işsizlere aş vermek için 5 yıl önce başlattığı girişimlerin çığ gibi büyüdüğünü dile getirdi: “İş imkanı Türkiye’deki en büyük sıkıntı işsizlik. Bu insanların potansiyel suça bulaşması çok yüksek. İllegal yollara çok daha fazla başvuruyorlar. Yaklaşık 5 yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında şöyle bir şey dedi: ‘İşverenlerin hepsi 1 kişiyi istihdam etse işsizlik sorunu çözeriz’ Bu konuşmada iş dünyasının buna kayıtsız kalmasından etkilendim. Küçük küçük başladım. 1176 kişiyi bu yada istihdam edebildik. Sosyal medya üzerinden örgütlendiğimiz firmaların bize iletmesi sosyal medya gruplarından paylaştığımız ve güzel sonuçlar aldığımız oldu. Kişisel hesabımdan paylaşıyorum. Onun haricinde İzmir iş dünyası sayfamız var. Birkaç iş adamımız organize ettiği. 100 bin kişiye ulaşıyoruz buralarda. Bize bu çalışmalarımıza destek olan büyümemizi sağlayan 4 belediyemiz var. Çiğli, Buca, Bayraklı ve Bornova belediyesi bizim yaptığımız şekilde personel ihtiyacı olan iş verenleri ve işsizleri bir araya getirerek iş imkanı sağlanıyor. Benim çalışmalarımla başladı. O belediyeler de benimle kontak kurup bilgilerimiz aktardık. Bu organizasyonları yaptılar. Bu şekilde çözüme gittiler. Nasıl olduğunun çok önemi yok. Önemli olan onların 2 bin kişiye de bu şekilde ulaşması.”
Ülke olarak paranoyak olduk
Dövizin yükselmesi, işçi çıkarımları, enflasyonun yükselmesini de değerlendiren Baran, “Türkiye’nin 10 yılda bir atlattığı kriz var. 5 nisan 1994 – 2001 – 2008- 2011 ve şuanda ciddi bir kriz var. Bizim vatandaş olarak gözlemlediklerimizi konuşmak gerekirse ciddi bir problemimiz var. Dövizin doların dünya parası olmasıyla yaptırım gücü olması, spekülasyonların olması nedeniyle krizin boyutu ve tesirleri çok büyük. Sürpriz şirketler çıkar ortaya böyle durumlarda. Deprem olur şirketler çıkar ortaya. Dolar kurundaki değişiklikle bu spekülasyonları yapan şirketlerin kontrolsüz büyüdüğünü görüyoruz. Bana göre Merkez Bankası’nın bağımsız hale gelmesi lazım ve bu şekilde daha özgür olacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Baran, başkanlık sisteminin beklentileri karşılamadığını bu dile getirerek, “İnsanlar bir şekilde beklenti içinde kaldı. Sistem değiştikten sonra ‘başkanlık sistemi gelince her şey iyi olacak’ sözü; vaadin ötesine geçemedi. Halkta şaşkınlık oldu. Hani daha iyi olacak diye bekliyorduk. İşsizlik artıyor, döviz yükseldi. Bizim ülkemizdeki insanların paranoyak olmasına neden oldu. Her şeyi dış güçlere bağlamaya başladık. Ülke olarak paranoyak olduk. Telefonu kullanmayacağını söyleyip telefon kıranlar, maalesef ki günü komik yaşıyoruz. Tam anlamıyla yapmak istediklerimizi yaşayamıyoruz Milliyetçilik yapmak istiyoruz, olmuyor. Hatırlarsanız geçmişte herkes klavyesinde Irak’a girelim, Suriye girelim ama bunları sadece telefonla yapıyoruz. Söze gelince çok fazla konuşan fakat icraata gelince hiçbirşey yapmayan bir milletiz. Bu nedenle halkımız ne yapacağını kestirebilmek çok zor” yorumunda bulundu.
CHP’yi zor bir seçim bekliyor
İsim vermeden İzmir’in belediye başkanlarını eleştiren Baran, İzmir’de Cumhuriyet Halk Partisi’nin zorlanacağını dile getirdi: “Bir İzmirli olarak çok enteresan bir seçim yaşayacağımızı hissediyorum. Türkiye’nin şöyle bir problemi var. Koltuğa gelen insanlar o koltuktan gitmemek için her şeyi yaparlar. Bir ilçede 25 yıl belediye başkanlığı yapıp bir 25 yıl daha yapmanın yolunu arayan belediye başkanlarımız var.
Aziz Kocaoğlu’nun da İzmir’e katkıları olmuştur ama kendisiyle ne kadar yol yürünebilir. Taraf olması nedeniyle tekrar yer bulup bulmayacağını bilemiyoruz ama AKP’nin ok iyi hazırlandığını biliyorum. CHP adına zor bir seçim olacak. Halk nezdinde karşılığı olmayan adaylar çıkarsa çok zorlanacaklar. Aziz beyin içten içe devam edeceğini biliyoruz. Çok sayıda aziz beyin devam etmeyeceğini düşünüp, ilçe belediye başkanlarının da çalışmalarını yürüttüğünü biliyoruz.
CHP İzmir’i kaybedebilir. Halk nezdinde günü birlik değişimler olabiliyor. Alternatif parti görmeseler de şehirde daha iyi yasamak adına fikir değişikliğine gidilebilir.”
Ak Parti Özgener’i aday gösterirse CHP zorlanır
İzmir’in çıkaracağı aday profilininde önemli olduğunu dile getiren Baran, “Rahmetli Piriştina, çizgisinde aday önemli. Çok yüksek oranda oy alabileceğini düşünüyorum tribünlere oynayıp halkı provoke etmeyecek, eleştiriye açık olacak bir yapıda olması. İzmir’i görmemiş insanlara sorun Karşıyaka- Alsancak – Hatay- Göztepe buralar oluşuyor. İnsanlar İzmir’i Kordon’dan ibaret düşünüyor. Karşıyaka’ da Yamanlar, Menemen’ de Asarlık ya da Kadifekale’ye çıkarsanız bambaşka bir İzmir ile karşılaşırsınız. Artık insanlar Doğançay’da, Tenekeli mahallesinde hizmet istiyorlar. Hala su problemi yaşayan, parkı olmayan, pazar yeri olmayan yerler var. Buraya hizmet götürebileceğine inanacak insanlar var. Rahmetli Ahmet Piriştina’nın bu çizgide olduğunu düşünüyorum ama ömrü vefa etmedi. Aziz beyin güzel hizmetleri oldu ama daha fazlasına ihtiyaç var” dedi.
Siyaset Bilimci Baran, konuşmasını bu sözlerle sürdürdü: “Karşıyaka’da hangi parti kazanacak konuşamayız. Konak’ta, Bornova’da konuşamayız ama Bayraklı ve Menemen de bunu konuşabiliriz. AKP eğer hizmetin kullanılmadığı yerlerde iyi adaylarla çıkarlarsa avantaj sağlayacak. Büyükşehir için Mahmut Özgener çıkarsa CHP’nin zorlanacağını düşünüyorum. Ceketimi koysam kazanırım çizgisinin artık çok tutmadığını görüyoruz. Melih Gökçek olayında da gördük. 300 – 500 oy farkla kazandım diye konuşmaya başladı en son seçimlerde.”
İttifak olur mu?
Baran yerel seçimlerde millet ittifakının süreceğinin altını çizerek, “Resmi olarak ihtimal vermiyorum ama kapalı kapılar ardından bu ihtimal çok yüksek. Anketlerden fikirler oluşacak ve sonuç oluşmuyorsa ittifak fikri de yerleşebilir. Cumhur ittifakında olacak. İzmir kazanabilmek adına bu ittifakı yapılacak. Ak Parti kendi adayının MHP tarafından desteklenmesini isteyeceklerdir. Devlet Bahçeli bu konuda kolay ikna edilebilir.” Şeklinde konuştu.
Adaylık süreci
Konuşmasını, “Bir önceki genel seçimlerde bende CHP’den aday adayı olmuştum. Başvurumu yaptım” diyerek sürdüren Baran, adaylıktan çekilmesinin nedenleri de radyo dinleyicilerine bakın nasıl aktardı: “Lakin o süreçte Genel Merkez’in adaylar üzerindeki tasarruflarını Genel Merkez has bel kader MYK üyesi olmuş kendisini genel başkan üzerinde gören yapılanmaların oluştuğunu gördüğümde buna ses çıkarmak adına bunu kabul etmemek istediğimi söyledim ve adaylıktan çekildim. Uzun yollar CHP’nin içerisinde bulundum. Partiye çok emek verdim. En son olarakta aday olmak istemiştim ama genel merkezde gördüğüm konular beni bundan uzaklaştırdı. Ben siyasetçi babanın oğlu olarak dünyaya geldim. Her partiyle de temaslarım oldu. Yerel seçimlerde aday adaylığı düşüncem yok. Fakat şuan için yok. Süreç nasıl işler bilemiyoruz.”