Ak Parti Bir Kadın Hareketidir
AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, kadınların sadece İzmir’in değil, bu ülkenin hatta dünyanın tarihinde belirleyici rol üstlendiğini kaydetti.
Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yapan AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, başta şehit anneleri olmak üzere, tüm kadınların kadınlar gününü kutladı. Türk tarihinde kadının yerine işaret eden Bursalı, “Türklerde kadın genel olarak, ahlâk anlayışı, analık duygusu, bilge ve alp kişiliği, idarî, siyasî, sosyal alanlardaki üstün becerileri, dik duruşu ile toplumun temel direğidir. Kadın, sözel kültürümüzü oluşturan destanlarda hep ulu, erişilmesi zor, kutsal bir varlık olarak tasvir edilmiştir. Yakın tarihimizde de kadın bu özelliklerini her fırsatta ortaya koymuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş ve kuruluş mücadelesinde ön saflarda yer almıştır. Günümüzde ise kadın eğitim, iş ve aile hayatının kilit taşı konusuna gelmiştir.” ifadelerini kullandı.
“22 YILDA ELDE EDİLEN KAZANIMLAR KADINLARI DAHA DA GÜÇLÜ YAPTI”
Bursalı, son AK Parti iktidarları döneminde kadınların elde ettiği kazanımlarla daha da güçlü hale geldiğini belirterek şöyle konuştu:
“Kız çocuklarının okullaşma oranı her geçen gün artmış, okuma yazma bilmeyen kadınların sayısı hızla azalmıştır. Kadınların üretim yoluyla ülke ekonomisine katkıları azımsanmayacak noktaya gelmiştir. Tüm bu olumlu gelişmelerin temelinde ise 22 yıldır AK Parti tarafından ortaya konulan eser ve hizmet siyaseti yer almaktadır. Biz, güçlü Türkiye’nin güçlü ailelerden, güçlü ailenin ise güçlü kadınlardan oluştuğuna inanıyoruz. Geldiğimiz noktaya baktığımızda kadınlarımızın, hayatın tüm alanlarındaki konumu dünden daha iyi bir hale geldi. Hayata geçirilecek yeni politikalarımızla ise yarın bugünden de iyi olacak. Türkiye Yüzyılı, kadınlarımızın yüzyılı olacak.”
“AK PARTİ BİR KADIN HAREKETİDİR”
Şebnem Bursalı, AK Parti’nin aslen bir kadın hareketi olduğunu AK Parti ve temsilcisi olduğu siyasi düşünce için kadınların her zaman kıymetli olduğunu dile getirerek, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu kıymeti her fırsatta göstermiş, kadınları bu anlamda onore etmiştir. Bizim düsturumuz şudur; Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü Türkiye.
Zincirin ilk halkasında kadın var. Evet kadına yüklenmiş bir yük olarak görülebilir belki ama bu yükün altından kalkabilecek olan da kadındır. Netice olarak bizim Türkiye Yüzyılı’nda hedefimiz Güçlü Kadın’dır. Biz istiyoruz ki kadınlarımızın, bu güce sahip olurken sonunda “zafer” olarak nitelendireceği bir mücadele içine girmesine gerek kalmasın. Kadınlarımız enerjilerini üretmek için kullansın, konfor alanlarında daha huzurlu ve mutlu bir gelecek için harcasın. Kadınlarımızın kazanımlarını artırmak için var gücümüzle çalıştık, çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
“KADIN, SİYASETİN MALZEMESİ DEĞİL ÖZNESİDİR”
AK Partili Bursalı, “kadınların erkeklerle eşit olmadığı” eleştirilerine de yanıt verdi. Kendisinin TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi olduğunu hatırlatan Bursalı şu ifadeleri kullandı:
“Aslında burada bir kavram kargaşasının da önüne geçmek isterim. Bizim eşitlikten muradımız fırsatların eşitliğidir. Üyesi olduğum komisyonun da amacı budur. Fırsatta eşitliği sağlamak. Değilse kadın ve erkeğin ne fizyolojik olarak ne zihinsel olarak eşit olması fıtraten mümkün değildir. Tabi burada yanlış anlaşılma olmasını da istemem. Eşit değiliz derken, kadının üstün olduğu alanların da varlığını kabul etmemiz ve bunu zikretmemiz gerekir. Gönül rahatlığı ile söylemek isterim ki bir siyasetçi olarak mensubu olmaktan gurur duyduğum AK Parti, 22 yılda çok ama çok önemli adımlar attı bu eşitliği sağlamak adına. Ama buna rağmen yeterli olmadığını biz de biliyor ve görüyoruz. Eksik kalınan noktaları tamamlamak için önümüzdeki tüm fırsatları değerlendiriyoruz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ayrıca bu konu gerçekten siyaset üstü düşünülüp konuşulması gereken bir konudur. Kadını siyasetin malzemesi yapmak başta kadınlara haksızlıktır. Çünkü kadın siyasetin malzemesi değil bizatihi öznesidir.”