Adaylığını Açıkladı

Gazete Ege/Radyo Romantik Türk’te Abdullah Polat ile Manşet programının konuğu olan CHP İzmir Eski Milletvekili Alaattin Yüksel, il başkanlığına aday olup olmadığı ile ilgili soruyu yanıtladı.

Yüksel, şunları söyledi:

“Adaylık çalışmalarını sürdürüyorum. Eğer bir hafta önce böyle bir soru sorulsaydı ‘kesinlikle değilim’ derdim. Süreç hızlı ilerledi. O ara düşüncem gençler çıksın idi. Ama bu genç arkadaşlarımız da bu işi tartıştılar ‘ya biz hazır değiliz ya da örgüt’ dediler. ‘Siz olun ağabey olarak, siz çıkın’ dediler ben yine reddettim. Ama en son belediye başkanlarımızın toplantısında 18 arkadaşımız benim adımı telaffuz edince bana çok da söylenecek bir şey bırakmadılar. Bu görev size düşüyor dediler.

“ADAYIMIZSINIZ DİYEMEDİLER AMA…”

Ben 4-5 ilçe kongresinde, arkadaşlarımızın ısrarıyla divan başkanlığı için gitmiştim onun dışında hiçbir seçime gitmedim. Bu bahaneyle hem seçilenleri tebrik ettim hem de ne düşündüklerini anlamaya çalıştım. İlçe başkanlarında da böyle bir duygu olduğunu gördüm. Parti geleneğinde tek başına karar verilmez, yönetimlerine, delegasyonlarına sorarlar. Bu nedenle ‘adayımızsın’ diyemediler, güzel fikirlerini söylediler. Geçen hafta ilçe başkanları toplantısında aday adı konuşmadan bir profil çizdiler. Bugün sanıyorum saat 13.00’da toplanıyorlar. İlçe yönetimlerinden, il delegasyonundan yetki almışlar. Orada açıklayacaklar sanıyorum. Partide böyle bir ihtiyaç duyuluyor denirse kaçacak durumumuz yok”

“ESKİDEN OTORİTER BİR İL BAŞKANIYDIM”

22 belediye başkanımız beni destekliyor, Büyükşehir Belediye Başkanımız taraf olmak istemiyor. İlçe başkanlarımızdan da böyle bir şey çıkarsa bunu, birlikte bu zulme karşı çıkalım çağrısı olarak görüyorum. Eskiden daha otoriter bir il başkanıydım. Artık öyle olmadığım söyleniyor.

“KILIÇDAROĞLU KESİNLİKLE ÖYLE BİR CÜMLE KURMAZ”

(Mevcut İl Başkanı Bedri Serter’in ‘İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı taraf oluyor. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun beni desteklediğini biliyorum’ açıklamaları hakkında) Dün MYK toplantısı vardı. Bedri Başkan atanmış ve 2 seçim geçirmiş bir başkandır. Genel Başkan’ımız çok kibardır, hangimiz gitse aynısını söyleyecektir. Kendisini yakından tanıyorum. Bırakın il seçimini kurultayda bile karışılmasını istemez. Orada bir yanlış anlama vardır, kesinlikle öyle bir cümle kurmaz.

Ben ilk il başkanı olduğumda o dönemki Genel Başkan’ımız başka birini işaret etmişti ama ben seçildim ve uyum içinde çalıştık. CHP demokrat bir partidir. Kimse kimsenin hakkını hukukunu yemez. Bizim partilimiz çok hassastır. Toplumda haksızın hakkını savunurken, kendi haklarını yedirmez.

“ATATÜRK’E BORCUMUZ VAR”

Ülkümen de Nevzat da çok değerli arkadaşlarımız. Böyle bir göreve talip olmak bile saygı duyulacak bir şeydir. Nevzat Bey ile de görüştüm. ‘Basında da bir şey görürseniz lütfen beni arayın’ dedim. Ben ilçede seçtik, ilçede kalsın demedim. ‘İlçede biraz daha pişsin’ dedim yanlış aksettirildi. Her zaman uyum içinde çalışacağız.

Siyaset yapma amacı çok önemli. Ülkenin bizim gibi aydınlara ihtiyacı var. Atatürk’e olan borcumuz da var. 7 düvelin iktidarından bizi kurtarmış Mustafa kemal Atatürk’e borcumuz var. Amacımız CHP’yi iktidara taşımak.”

“TÜRKİYE BÖLÜNMENİN EŞİĞİNDE”

Türkiye zor bir durumdan geçiyor. Bu baskı ve şiddet daha da artacak. Medyaya el konuluyor. 32 gazeteci tutuklu. Türkiye, dünyanın en büyük gazeteci cezaevine dönüştü. En son Can Dündar ve Erdem Gül’ü sadece haber yaptıkları için tutukladılar. Haberi sadece onlar da yapmadı, yandaş denilen gazetelerde de bu haber çıktı ancak yanlış bir biçimde çıktı. Bu haber için gazetecileri tutukladılar. Can Dündar ve Erdem Gül’ü değil, halkın haber alma özgürlüğünü tutuklamışlardır. Bir taraftan Doğu ve Güneydoğu bölgesinden her gün şehitlerimiz gelmeye devam ediyor. Sivil halktan insanlar, çocuklar ölüyor. Türkiye bir yol ayrımına geliyor. Tam bir bölünmenin eşiğinde Türkiye. Yüzbinlerce insan göç etmeye başladı. Ortadoğu’da bir maceraya çıktılar. Cehennemin kapılarını açınca bizi içine almaya çalışıyor. AK Parti iktidarının baskısının artacağı gözüküyor.