ABD BİZE AMBARGO UYGULAMIŞ, TERSTEN OKUYALIM

  • 21 Aralık 2020 12:32

ABD BİZE AMBARGO UYGULAMIŞ, TERSTEN OKUYALIMYakın geçmişe ait önemli bir olayı hatırlayarak yazmaya başlayalım.

1961 Yılında bağımsızlığını kazanan ve İngiliz milletler topluluğu üyesi olan Kıbrıs yayılmacı Helen iştahını kabartmıştı.

Rumların Türkler üzerinde ki baskıları artmış ve olaylar çığırından çıkmaya başlamıştı.

Konjonktürel olarak kaotik bir yönetim anlayışından sonra yapılan darbe ve iç siyasetin karmaşası da Yunan ve İngiliz hükümetlerini tercih değiştirmeye yönlendirmiş olmalı.

Olaylar üzerine İsmet İnönü Kıbrıs’a hava harekatları ve deniz harekatları düzenler.

Bunun sonunda garantör devletler devreye girer ve Türkiye’nin ateşini söndürecek kararlar alınır.

Bu arada meşhur Johnson mektubu ile Türkiye’ye de ayar verilir.

Tam bu sırada Rahmetli İsmet İnönü tarihe geçen “NATO size destek vermezse ne olur” sorusuna “ Ada’da Türk azınlık ezilir bu da batı ittifakına güveni sarsar yeni bir dünya kurulu ve Türkiye’de orada yerini alır” diyerek Kuvva-i Milliyeci anlayışı ilan etmiştir.

Sonrasında Türkiye zayıf olduğu deniz aşırı gücünü artırmak için yine ABD ve Nato’nun onayı ile İkinci dünya savaşından kalma ABD yapımı bir çok tank ve personel taşıyıcı çıkarma gemilerini donamasına katmıştır.

Bu da yetmemiş özellikle Rahmetli Demirel’in gayretleri ile Taşkızak ve Gölcük tersanelerinde personel ve tank taşıyan daha küçük çıkarma botları üretimi hız kazanmış.

Hatta bir çoğunda mevcut tanklardan sökülen motorlar bile kullanılmış.

Sonrasında kurulan Amfibi Alay ile 1974 Kıbrıs çıkarması yapılarak Türk azınlık bağımsız bir devlete kavuşturulmuştur.

Sonrası ABD ambargosu ve sıkıntılı yıllar.

Aselsan kurulmuş ve elektronik harp sanayiinde büyük adımlar atılmaya başlanmıştır.

Hatta bu dönem iç barış başta olmak üzere ekonomide saldırıya uğramış üstüne bir de 1980 darbesi yaşanmış ama yine de ayağa kalkmayı becerebilmiş bir Türkiye var.

Unutmadan yazalım Türkiye Sovyetlere yanaşmış ve bir çok avantajı da kazanabilmeyi becerebilmiştir.

Bir küçük not düşmek gerekirse, bizde kendini dindar ve sosyalist olarak tanımlayanların son yüzyılda yaşadıkları bir kimlik sorunu var.

Bu gün dahi bu konuda karar verilebilmiş değiller.

Bu etki de göz önüne alınınca Menderes’in SSCB’ye yanaşması ile başlayan süreç Ecevit-Erbakan iktidarının Kıbrıs tercihi ile son olarak Ak Parti hükümetlerinin durumu idare edip geliştirdiği özgüven ile kimlik arayışı zirve örneklerdir.

Bu haber ilgini çekebilir ->  Bayraklı’ya Portekiz’den kardeş şehir

Şimdi geliştirilen silah sanayi ve yapılan yatırımlar iyi kötü bir meyve veriyor.

Ekonomi, iç siyaset ve diğer etmenler sistem dışına itilir ve silah sanayi her devirde olduğu gibi kazanır.

Yani uçak uçuramasak da İHA’ları uçurabiliriz.

Muhrip inşa edemesek de hücumbotu yapabiliriz.

Asıl olan Türkiye’nin Liberaller ve Kemalistler eli ile tutturduğu batıcı yönetsel anlayışa ve onun çizgilerine karşı Sosyalistlerin ve bu gün iktidar olan Siyasal İslamcıların aradıkları kimliğe ulaşıp ulaşamayacakları.

Bir de gittikçe güçlenen Kürt siyasetini unutmamak lazım.

Sosyalisti dindarı bir şekilde Türklerle beraber yaşama arzusunda olsa bile farklı etmenler psikolojik ayrışma sınırını çoktan aşmışa benziyor.

Ne olacak sorusuna gelince, “Türkiye’nin içinde olduğu yeni bir dünya kurulur ve biz de orada yerimizi alırız.”

Ama batı bunca yatırımına rağmen biz salar mı, bence hayır.

1961 de ne olduysa tekrar oraya döneriz.

Az farkla dişimizle tırnağımızla elde ettiğimiz güce karşılık batı etrafımızdakileri denk ölçüde güçlendirir ve yolumuza bakarız.

YAZARIN SON YAZILARI
ENKAZIN ALTINDA KALMAK - 10 Şubat 2023 13:43
SİYASETTE DEVRİM - 27 Ekim 2022 11:32
KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR - 23 Eylül 2022 10:25
İZMİR DE YENİ SİYASET - 6 Eylül 2022 13:14
KAYBEDEN İSLAM - 19 Ağustos 2022 12:48
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.