Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısı sonrası açıklama yaptı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısı sonrası açıklama yaptı. Erdoğan, “110 kişinin enkaz altından cansız bedeni çıkartılmıştır. 1027 yaralımız vardır. Arama kurtarma çalışmalarıyla enkaz altından sağ çıkarılan kişi sayısı 107’dir” ifadelerini kullandı. Erdoğan koronavirüs tedbirleri ile ilgili “Paket servis hariç lokanta, restoran, pastane, berber, kuaför, yüzme havuzu, kaplıca, internet kafe, halı saha, tiyatro, sinema gibi yerlerde hizmetler saat 22.00’da sona erecektir” dedi.
Deprem anının hemen ardından devletimiz tüm imkanlarıyla İzmirli kardeşlerimizin imkanına koşmuştur. Diğer şehirlerden alınan yardımlarla depremzedelere yardım çalışmaları sürmüştür. 110 kişinin enkaz altından cansız bedeni çıkartılmıştır. Bin 27 yaralımız vardır. Arama kurtarma çalışmalarıyla enkaz altından sağ çıkarılan kişi sayısı 107’dir. İlk depremin ardından bölgede 44’tanesi 4’ün üzerinde olmak üzere 1600’e yakın artçı sarsıntı kaydedilmiştir. Yükselen deniz Sığacık mahallesini 1 metre altından bırakmıştır. 44 tekne karaya oturmuştur.
Bakanlıklarımız ve ilgili tüm kurumlarımız imkanlarını depremzedeler için seferber etmiştir. Yargı yapılan ve yıkılan binalarla ilgili soruşturma başlatmıştır. Kızılay ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu İzmir halkına destek vermek için gece gündüz sahadadır. Evleri hasar gören, veya evlerine girmek istemeyen depremzedeler için 2700 çadır kurulmuştur. Yıkılmış veya yıkılacak durumda bulunan binalardaki vatandaşlarımıza 30 bin lira eşya yardımı yapıyoruz. Evlerini taşıyacak mülk sahiplerine 15 bin lira, kiracılara 5 bin lira taşınma yardımı veriyoruz. 29 milyon liralık kaynak gönderilmiştir.
İzmir depreminde işleri yıkılan, iş yeri yıkılan ve ya hasar gören denizin taşması sebebiyle iş yeri sular altından kalan vatandaşımıza 50 bin liraya kadar hibe desteği verilecektir. En çok hasar Bayraklıdayken Bornova, Aliağa ve Seferihisar ilçelerimiz takip ediyor.
Deprem konutlarının inşasına 1 ay içinde başlamayı planlıyoruz. Bugüne kadar İzmir’de TOKİ vasıtasıyla yapılıp teslim edilen konut sayısı da 16 776’dır. Sadece 50 yılda yaşadığımız depremler bile karşımızdaki tehlikenin büyüklüğünü göstermeye yeterlidir. İzmir’den önce Elazığ ve Malatya depremlerini yaşamıştık. Yer kürenin işleyiş kanunlarının neticesi olarak depremlerinin önüne geçemeyiz. Ama felaket öncesinde yapabileceğimiz çalışmalar vardır. Kentsel dönüşüm çalışmalarını hızlandırarak, denetimleri sıklaştırarak, insanlarımızı bilinçlendirerek binalarımızı sağlama almak mecburiyetindeyiz. Bu yıl 100 bin konut üretimine ulaştık. Önümüzdeki yıl 100 bin konut üretimini planlıyoruz. Vatandaşlarımızın desteğiyle bu çalışmaları hızlandırma bir an önce binalarımızı, şehirlerimizi güvenli hale getirmek zorundayız. İnsanlarımızın canı hiçbir şeyden daha değerli değildir.
Dayanışmaya kardeşliğe en çok ihtiyacımız olduğu günlerde provakatif ve yalan haberlerle gündemi zehirlemeye çalışanların ortaya çıkmasıdır. Kızılay’ın deprem bölgesinden olmamasından, deprem zedelere çadır verilmemesinden sosyal medyadaki birçok yalan tedavüle sürülmüştür. Daha bu sabah bir evladımızı yıkıntılar altından çıkarmanın sevinici yaşadığımız bir günde, enkazların hala kaldıralamadığından şikayetçi olacak kadar cahil, izansız, vicdansız bir kişiyle deprem tartışması yapmak millete zulümdür. Deprem gibi ortak bir acıyı istismar edenlerin insanlıktan nasibini almamış kalbi kin ve nefretle kararmış mahluklar olduğuna inanıyorum. Kabinemle toplantı yaptık. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı da oradaydı. Çünkü değerlendirmeleri iyi yapmak lazım. Biz Kabine yönetmiyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyetini yönetiyoruz. Rabbimden ülkemizi her türlü felaketten, salgın hastalıktan korumasını niyaz ediyorum. Temenni ederdim ki muhalefetin başındaki zat “Bize ne düşer” sorusunu sorsun.
Türkiye bazı şehirlermizde zaman zaman endişe verici artışlara rağmen genel olarak kontrollü bir süreç yaşıyor. Sağlık altyapımızın gücü, sağlık çalışanlarımız sayesinde bu alanda herhangi bir sorunla karşılaşmadık. Aşı çalışmaları dünyada ve ülkemizde devam ediyor. Yıl sonunda yurt dışında üretilen aşının ülkemizde kullanılacak hale geleceğine inanıyorum. Yerli aşının da Sonbahar zamanında hazır hale gelecektir. Özel sektör ve kamuda esnek mesai uygulaması teşvik edilecektir. Pazar ve market gibi yoğun insanların olduğu yerlerde denetim arttırılacaktır. Berber kuaför, nikah salonu, yüzme, internet kafe, halı saha, konser salonu vb yeri tüm işyerlerinde saat 22’de sona erecektir. açıklamalarını yaptı.