“DEVLETİN MALI DENİZ DEYİP SATIP SAVANLAR…”
YÜCEL’DEN AKP’YE SOYER VE DEÜ CEVABI
“DEVLETİN MALI DENİZ DEYİP SATIP SAVANLAR…”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Covid 19 salgınında vatandaşın ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve dayanışmayı arttırmak amacıyla, CHP’li belediyelerin başlattığı bağış kampanyalarını engelleyen iktidarı eleştirmiş, bunun üzerine AKP’nin hedefi olmuştu.
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel yaptığı açıklamayla, Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’e sahip çıkarken, AKP İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli’ye de cevap verdi. Yücel “ Devletin Malı Deniz diyerek devletin tüm malını eşe, dosta, damada ve yandaşa satanlar, bize söz söylemeden önce 10 kere düşünsün” dediği açıklamasın da, şunları söyledi.
AKP’YE RAĞMEN DAYANIŞMAYA VE MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ
AKP İzmir il başkanı ve İzmir milletvekillerinin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer ve onun üzerinden partimize bir saldırısı var. Aslında Sayın Soyer’in de, bizim de gündemimiz de İzmir halkının salgından daha az etkilenmesi ve AKP’ye rağmen dayanışmayla
ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarının giderilmesinden başka bir şey yok. Böylesine dayanışma içinde olunması gereken günlerde, siyaseten polemiklerin içine girmek, ne Sayın Soyer’in ne de bizlerin tarzı değil. Ama AKP’li yöneticilerin İzmir Büyükşehir Belediyemize gayrımenkul sattığı iddiasıyla yüklenmelerini tam bir aymazlık olarak gördüğümü belirtmek isterim. İnsan önce bir aynaya bakar. Memleketin fabrikalarını 1 yıllık karlarına satan, Askeri sırlarımızla birlikte Tank-Palet fabrikasını Katar’a elleriyle teslim eden, Ensar, Türgev ve birçok cemaat ve yandaş vakıflara milletin malını, vergilerle toplanan parasını, en değerli arazilerini ve
tesislerini adeta peşkeş çeken, 15 Temmuz Şehitleri ve yaşanan depremler için toplanan bağışların nerede olduğunun hesabını veremeyen bir anlayış, lütfen bizlere söz söylerken 10 kere düşünsün. Biz AKP’nin “Devletin malı deniz” diyerek, eşe, dosta, damada ve yandaşa
verdiği, ülkenin soyup soğana çevrildiği bir süreci yaşarken, AKP’nin engellemelerine rağmen İzmir halkı için geceli gündüzlü çalışan bir büyükşehir belediye başkanına iftira atılması, ancak gürültü çıkararak kendi suçlarını bastırmak ve eksikliklerini kapatmak olur. Bu tür çıkışların, millet nezdinde bir karşılığı olduğu doğrudur. Ama bu karşılık 31 Mart’ta da görüldüğü gibi, hep AKP’nin aleyhine işlemiştir. Halkımız kimin gürültü çıkararak suçunu örtbas etmeye çalıştığını çok iyi görmektedir. Her şeye rağmen partimizin ve Sayın Tunç Soyer’in tek gündemi, halkımızın sağlığı ve ihtiyaçlarıdır. Bu dönemde siyaseten rant sağlama
girişimlerini milletimiz unutmaz ve gerekli dersi de sandık koyulduğunda verir. Her ne kadar açıklamaya muhtaç olmasa da, Sayın Soyer’in hesabı sorulur dediği şey de tam anlamıyla budur. Zamanı gelince bu engellemelerin, salgınla mücadeleyi bırakıp CHP’nin yardım çalışmalarını engellemenin hesabını, halk size sandıkta sorar.
SOYER’E TEŞEKKÜR EDECEKLERİNE RANT PEŞİNDELER
İzmir Büyükşehir Belediyesinin Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi çalışanları için kiraladığı yurt ve otelin, rektörlük tarafından istenmeyerek ret edilmesi tartışmalarıyla ilgili de konuşan Yücel “Yaşanan olay tam anlamıyla bir skandaldır. Üniversite rektörü tam bir nezaketsizlik
örneği göstermiş ve aklınca siyaseten yaranma derdinde olduklarına kendini beğendirme derdine düşmüş, üniversite hastanesinde salgınla mücadele eden tüm sağlık görevlilerinin sağlığını hiçe saymıştır. Bizlere ulaşan doktorlarımız ve sağlık görevlilerimiz bu otel ve yurda ihtiyaç olduğunu, istedikleri halde kendilerine konaklama yeri sağlanmadığını birçok kez milettiler. İşte bu ihtiyacın karşılanması için böylesine büyük bir dayanışma örneği gösteren
büyükşehir belediye başkanımız adeta doktorlarımızın, sağlık görevlilerinin sağlığını düşündüğü ve bu yönde karşılıksız bir destek verdiği için AKP ve rektörlüğünü unutup AKP’li bir yönetici gibi davranmaya devam eden bir rektör tarafından linç edilmek isteniyor. Bu kafayı, bu kini, bu kutuplaşma arzusunu anlamak mümkün değil. Tüm bunlar AKP’nin ve ona yaranma derdinde olanların, İzmirli duruşuna sahip olmamasının, İzmirliler ile bir bağ
kuramamasının sonucu. Bir an için bile rektörün söylediğinin doğru olduğuna inanalım. Diyelim ki, şu an ihtiyaç yok. Böylesine büyük bir dayanışma örneği sergileyen Tunç Soyer’e en azından bir teşekkür ederek, “şu an ihtiyacımız yok ama salgının ilerleyen günlerinde
olabilir” demek bu kadar mı zor. Bu yurt ve oteli kullanılıp, rektörlüğün diğer otelindeki yoğunluk azaltılsa, doktorlarımız daha ferah, odaların arasında mesafe olacak şekilde hijyenik bir ortamda konaklasa, daha mı kötü yani? Aslında siyaset yapacağız, rant sağlayacağız,
makamlardaki yerimizi sağlama alacağız diyen bu kafadakiler İzmir’e, dayanışmamıza ve
sağlık çalışanlarımıza büyük bir kötülük yapıyorlar. Ve tüm bunlara rağmen halen bir yanlışın peşinden koşmaya, konuşmaya devam ediyorlar. Gerçekten çok yazık” dedi.
CHP İzmir İl Başkanı Yücel, “AKP’ye ve temsilcilerine düşen iş; Yapılan eleştirileri dinlemek, ortaya koyulan eksikleri gidermek ve dayanışma için çabalayan herkesle iş birliği yapmaktır. Başka türlüsünün halkımıza ve salgınla ortak mücadelemize en ufak bir katkısı yoktur” diyerek sözlerini tamamladı.
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ