Son zamanlarda yandaş yada muhalif kalem ehlini okuyunca insan ya cenneteyiz ya da cehennemdeyiz diyor.
Arası yok.
Şimdi yaşadığımız sorunların kökeni ta 75 yıl öncesine dayanıyor.
Yeni devletin sıkıştırılması sonucu gerçekleşen patlama çok partili sistem diye ucube bir anlayışı dayatıyor.
Sosyolojik olarak kökeni ise Sultan Süleyman’ın Slav kızı Hürrem’in katkı ve desteği ile anadan Türk olan şehzade Mustafa’yı öldürmesi ile başlar.
Mustafa son akıncı beyi olarak tıpkı Hz. Hüseyin’in Yezid tarafından katli gibi özün yok edilmesine sebep oluyor.
Bu başlangıç bazı zirve olaylar ile sistem değişikliğine oradan da yeni devlet oluşumlarına gider.
ll. Mahmut dönemi yeniçeri ocaklarının tasfiyesi ile başlayan süreç de bir türlü modernitenin yakalanmaması sonucu devletin yıkılıp yeni devletin doğuşuna neden olmuştur.
Yeni devlet ise tüm radikalizmini eskinin ıslahına yenin ikamesine sevk ederken modernizmi tekrar ıskalamış ve bu kısır döngüye dönüşmüştür.
Bu durum dış etkilere o kadar açık bir hale gelmiş ki inanç önermeleri dahil hiç bir şey özgün değildir artık.
Sistem zorlamalar etkisiyle 1950 de yeni bir devlete dönüşmüş.
1960 darbesi yeni bir devlet kurmuş.
1980 e kadar çeşitli sapmalar ile ile gelen devlet tekrar 1980 darbesi ile yeniden kurulmuş.
Bu devlet 28 Şubat darbesine kadar sürmüş lakin tekrar bir devlet kurulmuş.
En son 15 Temmuz darbesi vesilesi ile yeni bir devlet daha kurulmaya başlanmış lakin sistemi oturtmada paydaşların çıkardığı sorunlar nedeniyle yeni bir hesaplaşmaya yelken açılmış görülüyor.
Bunun en büyük delili vicdan ve ahlak sahibi olduğu her halinden belli olan Adalet Bakanı Abdülhamid Gül’ün geçtiğimiz gün yaptığı açıklama ve ikazdır.
Adaletin bir sayı ve skor işi değil yasa ve hukuk çerçevesinde bir vicdan işi olduğu mealinde ki sözleridir.
Artık adalet öyle bir ateş halini almış ki kimse elinde tutmak istemiyor.
Gelen tüm soruşturmalar elden ele atılarak son merci hukuk noktasında çözülsün yada çözülmüyor sa benden uzak olsun mantığı devrede.
İşte tam da bu yeni bir devlet kuruluşunun tarihi dönemi gibi görünüyor.
Dış faktörlerin üst düzey etkileri işin içine girince aslında suçlayacak çok kimse var ama gerçekte herkes oradaydı.