Yaşar Kemal Sempozyumu 2-3 Aralık’ta İzmir’de

Yaşar Kemal Sempozyumu’na sayılı günler kaldı. Usta yazarın ilk kez İzmirlilerle buluşacak fotoğraflarından oluşan serginin de eşlik edeceği sempozyum, yazarın anlatı dünyasındaki “doğa” ve “insan” öğelerine odaklanacak. Konuşmacılardan, Yaşar Kemal’in “Deniz Küstü” romanını müzikli tiyatro oyununa uyarlayan Amerikalı besteci Michael Ellison, “Deniz Küstü doğrudan bir ekoloji anlayışına sahip. Bence bu, istatistik üzerine kurulu çoğu çevreci çağrıdan daha uzlaştırıcı ve dürüst” diyor. Ellison İzmirlileri sempozyuma davet ediyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Yaşar Kemal Vakfı tarafından düzenlenen “Yaşar Kemal ile Bin Bir Çiçekli Bahçede” sempozyumu için hazırlıklar tamamlandı. 2-3 Aralık tarihlerinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) yapılacak sempozyumda  usta yazarın anlatı dünyası “doğa” ve “insan” eksenleri üzerinden tartışılacak.

Andaç: Yaşar Kemal’in sözüne kulak verdik
Sempozyumun koordinatörü yazar ve eleştirmen Feridun Andaç, Yaşar Kemal’in “Çağımızda doğanın yok edilmesi artık dünyamızın başlıca sorunudur. Havanın, suyun kirlenmesi, doğanın dengesinin bozulması insanlığın bugünkü sorunlarının başlıcasıdır” sözlerine kulak vererek bu sempozyumu düzenlediklerini söyledi.

Ellison: “Deniz Küstü” doğrudan bir ekoloji anlayışına sahip
Usta yazarın “Deniz Küstü” romanını müzikli tiyatro oyununa uyarlayan Amerikalı besteci Michael Ellison, İzmirlileri sempozyuma beklediklerini söyledi. Ellison “son derece insani bir kitap” olarak tanımadığı “Deniz Küstü”nün doğrudan bir ekoloji anlayışına da sahip olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: “Bence bu, istatistik üzerine kurulu çoğu çevreci çağrıdan daha uzlaştırıcı ve dürüst. Ayrıca romanın yazıldığı dönemde Batı’daki çevreci hareket yeni yeni ortaya çıkıyordu ve dünyayı koruma gerekliliğiyle ilgili argümanlara bazen genellikle gülünüp geçiliyor, bazen de düpedüz sağır kalınıyordu. Yaşar Kemal işte böyle bir dönemde, hem de çevre duyarlılığı konusunda pek ileride olmadığı düşünülen Türkiye’de bu başyapıtı ortaya koymuştu.”

Türkan Şoray: “Bana en gurur veren filmim Yılanı Öldürseler”
Sempozyum “Yaşar Kemal’e Merhaba” başlıklı ön oturum ile başlayacak. İlk oturuma Amerikalı besteci Michael Ellison, usta yazarın İsviçre’de kitaplarını basan Union Yayınevi’nin yöneticisi Lucien Leitess, şair Ataol Behramoğlu ve Yaşar Kemal’in “Yılanı Öldürseler” romanından aynı isimle beyaz perdeye aktarılan filmin yönetmeni Türkan Şoray konuşmacı olarak katılacak. “Meslek hayatımda bana en gurur veren filmim Yılanı Öldürseler” diyen Şoray, filmin beyaz perdeye aktarılma ve çekim aşamasını anlatacak. Yakın dostları hem  Yaşar Kemal hem de onun edebiyatı hakkında konuşacak. İki günlük sempozyumda ön oturumun da dahil olduğu 7 oturumda sanatçılar, edebiyatçılar, gazeteciler ve bilim insanları konuşacak. Sempozyumun ardından Kardeş Türküler konser verecek.

Yaşar Kemal: “Her gün geçtikçe biraz daha geç kalıyoruz”
Usta yazar Yaşar Kemal şöyle uyarıyor: “Doğa ölünce, dengesi bozulunca onu kimse kurtaramaz. … Doğanın dengesini yeniden bulmak, onu yeniden yaratmak pek öyle kolay değil. Biz diyoruz ki, yol yakınken, her şey daha yakılıp yıkılmadan, yurdumuzu kurtarmalıyız. Her gün geçtikçe biraz daha geç kalıyoruz ve yıkım uçurumuna yuvarlanıyoruz.”